İlham Veren Projeler

Bir Kitap Ayracından Haneler Yapmak: İyilik Zor Değil

Aslında yapmak istediklerinin çok olduğunu ancak bunları gerçekleştirecek imkana sahip olmadığını hissettin mi hiç? Cesaretinin kırıldığını, omuzlarının düştüğünü gördün mü? Özellikle de iyi bir iş yapmak istediğinde maddi ve manevi engeller, bölüm sonu canavarı gibi dikildi mi karşına? Cevabın evetse şunu bil ki yalnız değilsin. Hiç yalnız olmadın. Bu çaresizliği hisseden pek çok insan var çevremizde.

Ancak bazıları parlak fikir bulma konusunda kendilerini zorlayarak bir adım atıyorlar. “Kelebek etkisi” kavramını duymuşsundur. İstanbul’da kanadını çırpan bir kelebek, New York’ta kasırgalar estirebilir. Ya da daha iyisi, İstanbul’da bir grup öğrencinin geceler boyu ayraçlar tasarlayıp satması, Afrika’da onlarca hastanın katarakt ameliyatı olabilmesine, Malavi’de bir yetimhane yapılmasına vesile olabilir. İşte şimdi kendisi küçük ama etkisi büyük kitap ayraçlarının hikayesini sizlere anlatmış olacağız.

Kitap Ayraçlarıyla Gönüller Yapmak

Yıl 2011, yer Hisarüstü. Her şey Boğaziçi Üniversitesi’nde Matematik Öğretmenliği 2. sınıf öğrencisi olan Merve Çirişoğlu (Çotur), öğrenci evindeki odasında iyiliğe dair, yardıma dair, insanlığa dair hayaller kovalarken başlıyor. Arkadaşlarıyla birlikte Afrika’da üç hastanın gözlerine ışık olmak için hesaplamalar yapıyor. Gerekli miktar: 360 lira. Ancak bir öğrenci için hiç de küçük bir miktar olmayan bu parayı kazanmak için bir yol bulmak lazım. Her büyük iyilik, küçük bir adımla başlar. Bunu bilen genç kahramanlarımız, kendi becerilerini kullanarak ayraç yapmaya girişiyorlar. Önce dergilerden kestikleri görselleri sözlerle buluşturdukları kolajlarla, ardından tek tek çizip boyadıkları birbirinden tatlı ayraçlar tasarlıyorlar. Fotokopicide gecelere kadar PVC kaplama yapıyorlar. Ardından derslerinden arta kalan zamanın tamamını bu ayraçları satmaya ayırıyorlar.

Bir yerde iyilik yapıldığı görülmüş de Allah’ın bunu karşılıksız bıraktığı görülmüş mü? O ki “Kulum bana bir karış yaklaştığı zaman, ben ona bir arşın yaklaşırım.” lafzının sahibi… Tabi ki Allah bu iyi yüreklerin önünü açmış ve ilk günden tüm ayraçlarını satmalarına vesile olmuş. Birkaç dakikada 360 lirayı toplayan gençler bununla yetinmemeye karar vermişler. Çünkü iyilik öyle bir şeydir ki bir kere tadını aldığınız zaman bırakamazsınız. Sizin çabanızın masum bir yüze gülücük olarak yerleştiğini gördüğünüzde, bundan sonraki her anınız üzgün yüzlere bir bir gülümseme çizme derdiyle dolar. Onlar da aynı şekilde daha çok ve daha çok ayraç yapmaya koyulmuşlar. 21 kişiyi katarakt ameliyatı yaptıracak paraya ulaştıklarında, ayraçlar İstanbul’un çeşitli üniversitelerine yayılmış durumdaymış.

Sosyal medyadan kurdukları sayfayla iyilik hareketlerine sayısız insanı ortak eden bu iki genç kız, sadece 10 ayda 130 bin lira kazanmayı başarmışlar. Topladıkları paraların tamamını İHH İnsani Yardım Vakfı aracılığıyla Malavi’de bir yetimhane yaptırmak için bağışlamışlar. Bu büyük başarıyı 1 yılda toplanan 300 bin lirayla Patani’de okul açtırmak takip etmiş.

Malavi yetimhanesi
Malavi yetimhanesi

Şimdi tam 21 kişi, bu genç gönüllülerin ayraçları sayesinde her sabah gözlerini aydınlığa açıyor. Şimdi birbirinden tatlı 46 Malavili yetim çocuk. Onların yaptırdığı yetimhanede geleceğe umutla bakıyor. Şimdi her sene farklı Patanili çocuklar ayraçlardan yapılan bir okulda yeni bilgiler öğreniyor.

Bu gençlerin binlerce lirası yoktu ama halis niyet, samimi emek ve istikrar üçlüsü birleşince dağları, ovaları, okyanusları aştılar ve çok uzak diyarlarda iyilik tohumlarını yeşerttiler.

Bu yazıyı okuyan iyilik elçisi, sözüm sana: İyilik yapmak küçük adımlarla başlar. Belki sabah kalkınca birine gülümsemek, kumbarana her gün 10 kuruş atmak, yemeğini paylaşmak, çevrende ihtiyacı olanları bulmak ve yaralarını sarmak…

İyilik fırsatları her an her yerde. Kendini, potansiyelini, iyiliğin gücünü ve her şeyden önemlisi Allah’ın “el-Vekil” ismini görmezden gelme. El-Vekil, işlerini kendisine bırakanların işlerini en mükemmel bir şekilde yapan; kendisine güvenilip dayanılan demektir. Aklını ve sağ duyunu kullan, elinden geleni yap ve tevekkül et. Ektiğin iyilik tohumları mutlaka tomurcuklanıp dünyayı bir çiçek bahçesine çevirecektir.

Bir de Müjde

Merve Çirişoğlu Çotur işleri büyütmüş, faaliyetlerini daha da genişleterek arkadaşlarıyla birlikte “İyilikhane” isminde çok tatlı bir dernek kurmuş. Biz de bu güzel hikâyeden sonra dayanamadık, işin peşine düştük. Derneğin yönetim kurulu başkan yardımcısı Zeynep Sena Soyyiğit ile İyilikhane, iyilik ve sosyal etki üzerine bir röportaj yaptık. Takipte ve iyilikle kalın!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu