Savaşın yıktığı bölgelerdeki sanatçılar genellikle kargaşayı sıra dışı çalışmalar ile anlatır çünkü sanatçılar için sanatları bir ifade aracıdır. Suriyeli sanatçı Akram Abou Al-Fouz da bombaları ve mermi kovanlarını ülkenin verdiği savaşın hikayesini anlatan sanata dönüştürdü.
Suriye’nin başkenti Şam’dan dokuz kilometre uzakta, Suriye hükümeti tarafından en ağır şekilde bombalanan bölgelerden biri olan küçük Douma şehri bulunuyor. Bu şehrin tozlu, yıkık sokaklarında Akram Abou al-Fouz adlı bir sanatçı, geleneksel malzemeleri yeniden tanımladı. Bulunması zor olan tuval ve kağıt üzerine resim yapmak yerine, havan mermileri üzerine resim yapıyor. Geleneksel Suriye Arap tarzında resim yaparak bir nebze de olsa insanlara umut vermeye ve çocukları için hayatı kolaylaştırmaya çalışıyor.
Artık patlayıcı özelliği olmayan bu topları boyayarak barış ve uyum konusundaki duygularını bu tablolara yansıtıyor. Bu sanat eserleri Suriye halkının yaşadığı zorlukları, özgürlük mücadelesini ve barışçıl yaşam biçimlerini simgeliyor. Ayrıca korku ve özgürlük mücadelesi Arap tarzında güzel ve karmaşık tasarımlarla temsil edilmeye devam ediyor.
Resim yapmak için yeterli malzemem yoktu ve bu yüzden yıkılan evimde bulduğum malzemelerimi kullandım. Vitray, kırmızı ve mavi kullanmaya çalıştığım bazı renkler. Sanatımla barış ve yaşam kavramını yansıtmak istediğim için, havan mermilerinin ifade ettiği ile tezat oluşturan parlak, zengin renkler kullanıyorum. Douma en çok bombalanan şehirlerden biri, bu yüzden mermi bulmak oldukça kolay oluyor.
Devrim başlamadan önce de sanatsal çalışmalarına devam ettiğini söyleyen Akram Abou Al-Fouz, protestolar için afiş ve kaligrafi çalışmalarında da bulunmuş. “Savaş başladığı zaman sağlık çalışanlarına yardım etmeye başladım ama aynı zamanda da resim yapmayı hiçbir zaman bırakmadım.”
Çevresindeki insanlara umut olan ve yaşanan savaş gerçeğini dünyaya sanatı ile duyuran Akram Abou sayesinde bizler de şartlar ne olursa olursa olsun, insanın çabalayınca ve vazgeçmeyince bir şeyleri değiştiremese de sesini duyurabildiğine şahit oluyoruz.
