“Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk; sade bir hadise var ortada: Vahşetler denk.” der Mehmet Akif Ersoy. Güney Amerika’nın Karayipler’inde bir yerlerde, çoğumuzun ismini bile ilk defa duyduğu Surinam için aklıma ilk gelen bu dizeler olmuştu. Çünkü tam olarak sömürgecilik yahut Mehmet Akif’in dediği gibi vahşetle yoğrulmuş bir tarihle çok sayıda etnik, dini ve dilsel grubu içinde barındıran bir ülke. Tarihi boyunca çeşitli milletler tarafından sömürülse de en etkili ve mevcut sömürü Hollanda tarafından gerçekleştirilmiş. Öyle ki ülkede konuşulan resmi dil günümüzde dahi Flemenkçe’dir. Surinam’ı özel kılan en önemli husus ise yaklaşık 580 bin kişilik nüfusu ile Amerika kıtasında en yüksek Müslüman nüfus oranına sahip ülke statüsünde olması diyebiliriz.
Surinam Müslümanları
Ülkenin ana tarihinde olduğu gibi dini tarihinin oluşumunda da sömürgeciliğin önemli bir payı var. 1667 yılında İngiltere, Breda Antlaşması‘yla New Amsterdam’a (New York) karşılık Surinam’daki haklarını Hollanda‘ya bırakmıştır. Şeker kamışı ve kahve plantasyonlarında çalıştırılmak üzere Afrika’dan getirilen 250 bini aşkın kölenin yanında, Hindistan ve Cava’dan getirilen işçiler ülkenin ilk sakinlerini oluşturmuştur. Hollanda kolonilerinde köleliğin kaldırıldığı 1863 yılında ülkeye, çoğu Endonezya’dan olmak üzere 6 bini Müslüman, yaklaşık olarak 34 bin işçi getirilmiştir.
Ülkenin kölelik bazlı temellerinin atıldığı dönemlerde, çoğu kez kötü şartlar nedeniyle ayaklanan Müslümanların torunları günümüzde tarım, hayvancılık, ticaret, endüstri ve taşımacılık sektörlerinde çalışıyor. Ayrıca Müslümanlar ülkede, pek çok alanda en iyi pozisyonlarda yer alıyor. Kısacası, İslamî kimliğini tamamıyla devşirme Müslümanlar ile kazanmış bu kozmopolit ülkede, diğer din mensuplarına nazaran Müslümanların daha baskın bir rol oynadığı söylenebilir. Amerika kıtasının Müslüman nüfus oranının en yüksek ülkesi olması hasebiyle de 1997 yılından beri İslam ülkelerini tek çatı altında toplamak amacıyla 1969 yılında kurulmuş olan Cidde merkezli İslam İşbirliği Teşkilatı‘na üyedir.
İslam’ın Mimari İzi
Ülkenin başkenti Paramaribo’da bulunan Keizerstraat (Jama) Camii, ülkenin en büyük camisidir. İnşasına 1932 yılında başlanan caminin temelleri ahşap minarelerle atılmış, 1979 yılında boksun efsanesi Muhammed Ali camiyi ziyaret etmiş ve 1984 yılında yapımı tamamlanmıştır. Cami bugün, Neva Şalom adındaki bir Aşkenazi Sinagogu’yla yan yana bulunmaktadır.
Bazı İslami Gelişmeler
Ülkedeki medeni hukuk, 1940 yılına kadar bir Müslüman için çok zor uygulamaların yer aldığı Hollanda Medeni Hukukuydu. Bu hukuk sistemi dini nikahı tanımıyordu. Bu yüzden o dönemde doğan Müslüman çocukların %90’ından fazlası gayrimeşru kabul edildi. Bu sorunların ortadan kaldırılması amacıyla 1940 yılından itibaren Doğu gelenekleri göz önünde bulundurularak hazırlanan yeni kanunlar ile Müslümanlar için özel evlilik düzenlemeleri yapılmıştır. 1970 yılından itibaren ülkede Ramazan Bayramı milli bayram olarak kutlanmaya başlanmıştır.