Kalbin Simyası – Hamza Yusuf

Hamza Yusuf gibi kalbinizi tanımak mı istiyorsunuz? Veyahut kalbinizdeki hastalıkların kaynağını mı merak ediyorsunuz? O zaman bu kitap tam da size göre! Sizleri “Kalbin Simyası” kitabıyla manevi yaralara çare bulmak için kendinizi tanımaya davet ediyoruz.

Kalbin öylesine bir organ olmadığını hepimiz biliyoruz. Biliyoruz bilmesine lakin kimi zaman çözüm bulamıyoruz. Bazen de kalbimizin yaralarını görmeye cesaretimiz olmuyor maalesef. Kalbin Simyası kitabı bizlere çözüm yolunu sunarken cesaretlerimizi tazelemek için de tedavisini sunmadan geçmiyor.

İç Alemden Dış Aleme: Hamza Yusuf

Kitabın ilginç bir yanı, yazarımızla kaleminin arasında kuvvetli bir bağın olması. Bu bağ, yazarın iç alemindeki anlam arayışından kaynaklanıyor. Buyrun hep birlikte Hamza Yusuf’un hayat hikayesine kulak verelim.

Ocak 1960’ta Washington’da doğan yazarın ilk ismi Mark Hanson’dur. Rum-Ortodoks Hristiyan geleneğinden gelen bir ailenin çocuğu olarak Kaliforniya’da yetişti. 17 yaşında geçirdiği ciddi bir trafik kazasının ardından bir müddet komada kaldı. Fizik tedavisi tamamlandıktan sonraki tedavi döneminde kendi iç alemine dönerek ruhaniyet ve fanilik denilen kavramları sorgulamaya başladı. 1977 yılında Müslüman olarak Hamza Yusuf ismini aldı.

Bundan sonraki on yıl boyunca başta Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Kuzey ve Batı Afrika olmak üzere İslam coğrafyalarını gezdi. Bu ülkelerde bilinen alimlerden birçok İslami konuda icazet aldı. On yıllık yurt dışı eğitimlerinden sonra ülkesine dönerek burada Dinler Tarihi ve Sağlık Hizmetleri alanlarında diploma aldı. Bir müddet acil serviste çalıştı.

Hastane koridorlarından sonra, eğitimci ya da konuşmacı olarak davet edildiği programlara katıldı ve nihayet hayalini kurduğu İslami ilimler merkezini kurmak için bölgedeki diğer alimlerle çalışmalara başladı. Dünyanın dört bir tarafında İslam hakkında konferanslar veren Hamza Yusuf, 1996’da Zaytuna Enstitüsü’nü kurdu. Her yıl çeşitli programlardan ve yaz kurslarından birçok mezun veren enstitü, 2008’de Zaytuna College olarak yeniden yapılanarak Berkeley’e taşındı ve Batı’nın ilk Müslüman beşeri ilimler üniversitesi unvanını aldı. “Kalbin Simyası: Manevi Yaralara Çara Bulmak”, yazarın Türkçe’ye kazandırılan ilk eseridir.

Kalp İçin Arayış Telaşı

Hamza Yusuf, arayışının neticesinde İslam’la şereflenmiş ve O’na layık olabilmek için elinden geleni yapmış. Kitabında bizlere şöyle sesleniyor:

“En iyi antidepresan, insanlara hizmet etmektir, eğer depresyondaysanız kendinizle ilgilenmekten vazgeçin ve hizmet edebileceğiniz birilerini bulun. Allah, sizi ona götürecek bir dünya yarattı.”

Kitap yazarıyla olduğu gibi çevirmen ve okuyucusuyla da bağ kuruyor. Öyle ki kitabın çevirmeni olan Abdurrahman Açıkgöz kitapta bulunan otobiyografisine şöyle bir cümle yazmış:

“Bu çeviriyi ‘Hasta gönlüme nazar kıl, kalbime sensin deva’ diyebilmek için yaptı.”

Okuyucu gözünden bakmak gerekirse benim bu kitabı okumamdaki sebep kitabın arka kapağındaki şu derin cümlelerdi:

“Kalbi kararmış olanlar zulmederler; buna karşılık, saf kalpli kimseler kendilerine zulmedeni affetmekle kalmaz, onu itibar ve ahlaken yükseltirler. Kendimizi manevi olarak temizlemek için, önce bu gerçeğin farkına varmamız gerekiyor. İşte elinizdeki, tamamen bununla ilgili bir kitap: Kalbi arındırmanın ve kurtuluşun el kitabı.”

Herkes bir şekilde kalbinin şifası için soluklanmış bu kitapta. Sizler için hazırladığımız bu yazı da bu kitabın içindeki ‘kalbin arındırılması’ adına yazılan yazılarla sizleri soluklandırmak.

Kitabın Satırlarında Neler Anlatılıyor?

Hamza Yusuf, kalbin içindeki hastalıkları tanıtmadan ve tedavisini sunmadan önce “Temizliğe Giriş” bölümünde bizlere kalbin sınırlarını, ihtiyaçlarını anlatmakla başlıyor. Yazarımız ardından kalbimizin kapıldığı veya kapılabileceği hastalıkların tanımını yaparken tedavi yolunu gösteriyor bizlere. Kitapta 25 tane manevi hastalıktan bahsediliyor. Cimrilik, şımarıklık, öfke, kin, gaflet sadece bu başlıklarından birkaçı. 270 sayfalık kitabın son sayfalarındaysa kalp için kapsamlı bir tedaviyi amellerle, zikirlerle birlikte yazarımız bizlere sunuyor.

Kitapta yer alan her bir manevi hastalığın başında Allame Muhammed Mevlüd’ün Mutahharatü’l Kulüb adlı eserinden konuyla alakalı beyitler bulunuyor. Yazarımız beyitlerin atmosferini terk etmeden manevi hastalıkları anlatıyor. Dikkat çekmek isterim ki beyitler zannedildiği kadar yabancı kelime barındırmıyor. Aksine gayet sade bir dil ile çevrilen bu beyitler anlaşılmak için kucak açıyor sizlere. Buyrun hep birlikte kitaptan aldığımız bir beytin ahengine kulak verelim.

“Kalbin saflaştırılması için faydalı ameller gelince,

Hiçbiri, az olsa bile istikrarlı olandan daha etkili değildir.

Bu ameller, kimse görmezken yapılanları ya da yalnızca Allah’ın sevgisi üzere

Veya O’nun büyüklüğünden dolayı duyulan takva ile yapılanları kapsar.”

(Kalbin Simyası, Kalbi Temizlemek İçin Faydalı Ameller, s, 209)

Her Son Bir Başlangıçtır

Kitabın son cümlesi Resullullah’ın (sav) sözüyle bizleri yeni başlangıca çağırıyor adeta.

“Her insan hata yapar; hata yapanların en hayırlısı, hatasını telafi etmek için uğraşanlardır.”

Böylece sizler kitabı bitirince bir sona gelmiş olmuyorsunuz. Kitabı kapattıktan sonra öğrendiklerinizle hayatınızda çizdiğiniz başlangıç çizgisinde duruyorsunuz. Hoş geldiniz burası yeni bir başlangıç yapmak isteyenlerin eski hayatındaki son sayfası.

İyi okumalar! Selam ve duayla…