Ramazan Söyleşileri: Pakistan’da Ramazan
Farklı ülkelerde mübarek Ramazan ayının nasıl yaşandığını ele aldığımız Ramazan Söyleşileri serimizin bu seferki konusu: Pakistan’da Ramazan
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Adım Ali Ahmad, Pakistanlıyım. İki buçuk yıl önce taşındığım İstanbul’da, Marmara Üniversitesi’nde yüksek lisans öğrencisiyim. Şu anda da araştırma çalışmalarım için Frankfurt‘ta bulunuyorum.
Salgın ile birlikte Pakistan’da Müslümanların hayatında neler değişti?
Covid-19 salgını hayatımızı altüst etti. Neredeyse hayatımızdaki tüm sektörler salgından etkilendi. Benzer bir şekilde dini hayatımız da etkilendi. Ve geçen yıl boyunca ibadetlere, dini bayramlara ve festivallere daha az katılım oldu. Bildiğiniz üzere dünya genelinde salgının yayılma hızını kontrol altına alabilmek için sosyal faaliyetlere kısıtlamalar getirildi. Aynı şekilde Pakistan’da da insanlardan sosyal izolasyona dikkat etmeleri ve evde daha fazla vakit geçirmeleri istendi. Camiler ibadete açıktı ama kişi sınırlaması vardı. Camiler açık olmasına rağmen çoğu insan hastalığı kapma riskinden dolayı camiye pek gidemiyordu. Medyada virüsün yayılımı hakkında yapılan abartılı haberler yüzünden insanlar paniğe kapılıyordu. Bunun sonucunda Pakistan’da sosyal faaliyetler kısıtlandı ve salgın toplumu ciddi bir şekilde etkiledi diyebilirim.
Salgında Pakistan’da Ramazan nasıl geçiyor?
Hicrî takvimde Ramazan’ın özel bir yeri var. Müslümanların oruç tuttuğu bu ayda, insanlar ruhlarını arındırarak Allah’a yaklaşmaya gayret ederler. Müslümanlar bu mübarek ayda daha fazla sadaka vererek, dualar ederek, mukabeleler ve tefsir buluşmaları düzenleyerek, toplu iftarlar vererek ve itikâfa girerek farklı şekillerde Allah’ın rızasını kazanmaya çalışır.
2020’de salgın dolayısıyla sosyal faaliyetlerin ve halka açık buluşmaların iptal edilmesi insanların dini yaşamlarını olumsuz etkiledi. Çünkü insanlar cami iftarları, teravih namazları ve itikâfa girme gibi Ramazan’da gelenekselleşen çoğu şeyden mahrum kaldı. Dini faaliyetlerin yanı sıra Ramazan boyunca düzenlenen sosyal etkinlikler ve oynanan oyunlar da sokağa çıkma kısıtlamasından dolayı yasaklanmıştı. Toparlamak gerekirse bunun gerçekten de farklı ama hoş olmayan bir deneyim olduğunu söyleyebilirim.
Biraz da salgın öncesindeki zamana dönelim. Normalde Pakistan’da Ramazan nasıl yaşanıyor Müslümanlar arasında? Bu konuda neler söylersiniz?
Müslümanlar için Ramazan özel bir anlam teşkil ettiğinden Pakistanlılar da bu aya fazlasıyla değer veriyor ve bu aydan en iyi şekilde istifade etmeye çalışıyor.
İnsanlar düzenlenen özel etkinliklere katılma noktasında oldukça hevesli olduğu için Ramazan vesilesiyle bir araya geliyor, toplumsal bağlar güçleniyor. Mesela iftar için hazırlanan yemeklerden komşulara da göndermek Pakistan’ın Ramazan geleneklerinden biridir. Komşuya ulaşan tabakta bir tabak yemekten daha fazlasını görebilirsiniz. Orada yardımlaşma, kardeşlik ve samimiyet vardır.
Ayrıca Ramazan ayında insanlar bu mübarek atmosferle hayır işlerine daha fazla sarılır ve farklı yardım projelerine katılır. Pakistan’da insanlar zekatlarını Ramazan ayında verirler. Bu durum toplumsal refahın artmasında etkili bir rol oynar.
Sahur ve iftar vakitleri sizde nasıl geçer?
Bildiğiniz gibi insanlar sahur ve iftar vakitlerini takip edebilmek için imsakiye kullanır. Veya telefonlarına hatırlatıcı bir uygulama yükleyebilirler. Pakistan’da ise Türkiye’den farklı olarak sahur ve iftar vakitlerini duyuran iki farklı geleneksel yöntemden söz edebiliriz. Bunlardan birincisi kamusal sirenler. Siren, sahur vaktinde insanlara yemeyi bırakmalarını hatırlatmanın ve iftar zamanında da oruçlarını açabileceklerini duyurmanın güzel yollarından biri.
Bir diğeri ise camilerden yapılan duyurular. Genellikle, imam veya müezzin sahur vaktinin sonuna doğru insanlara yemek yemeyi bırakmaları gerektiğini; devam etmeleri durumunda oruçlarını bozabileceklerini camiden duyurur. Aynı şekilde iftar vaktinde de oruçlarını açabileceklerine dair yine camiden duyuru yapılır.
Türkiye’de memleketimdeki bu uygulamaya denk gelemedim. Burada insanlar genellikle ezanla oruçlarına başlayıp iftarla oruçlarını sonlandırıyor.
Ben çocukluğumda böyle bir şey hatırlamıyorum ama biz de oruç vakti geldiğinde top atışı olurdu. Hatta iftar sofrasında beklerken “top patladı mı?” diye bir soru klişe haline gelmişti. Aslında reklamlarda bile hâlâ görmek mümkün. Toplu iftarları sorsam, bu konuda neler söylersiniz?
Bence toplu iftarlar çok önemli. Çünkü farklı hayat koşullarına sahip insanlar iftar vesilesiyle bir araya gelerek aynı yemekten yiyip aynı sohbete ortak oluyorlar. Bu durum da toplu iftar buluşmalarını sadece yemek yenen bir organizasyon olmaktan çıkararak toplumsal bağları güçlendiren ve sosyal dokuyu oluşturan önemli bir buluşma haline getiriyor.
Bu toplu iftarlar bazen maddi durumu elverişli insanlar tarafından vakıflara ve derneklere para toplamak amacıyla düzenleniyor. Bu iftarlara katılan insanların da maddi gücü olduğundan ihtiyaç sahibi kimseler için yardım toplanıyor.
Oruç tutanlar ve tutmayanlar arasındaki ilişki nasıl? Restoranlar açık olur mu mesela?
Pakistan’da oruç tutan insanlara büyük saygı gösterilir. Herhangi bir kişisel sebepten ötürü oruç tut(a)mayan insanlar, oruç tutan insanlara olan saygılarından ötürü onların karşısında yemek yemez. Aynı zamanda restoranlar da bu saygıdan ötürü iftar vaktine kadar kapalı olur. Oruç tut(a)mayan insanlar içinse bazı restoranlar, oruç tutan insanların göremeyeceği şekilde özel bir bölüm hazırlar. İnsanlar yemeklerini burada yer. Bir diğer nokta ise, oruç tut(a)mayan insanların İslam’ın şartlarından birini yerine getirememekten dolayı yaşadıkları suçluluk duygusundan ötürü utanmalarıdır. İşte bu nedenle oruç tut(a)mayan insanlar kamusal alanda yiyip içmezler.
Bizde durum böyleyken ne yazık ki, bir Pakistanlı olarak bu saygıyı İstanbul’da gözlemleyemedim. Oruç tutan milyonlarca insan olmasına rağmen kamusal alanda yemek zincirlerinin açık olduğunu ve insanların gayet normal bir şekilde yemek yediğini gördüm.
Bu bahsettiğiniz saygı bireysel olarak uygulanan bir şey mi yoksa herhangi bir yasal düzenleme de var mı?
Aslında hem bireysel anlamda hem de resmi anlamda bir saygı söz konusu. Mesela Pakistan’da insanların hayatını kolaylaştırmak adına Ramazan süresince mesai saatleri değiştirilir ve insanlar normalden daha az çalışır. Aynı şekilde okullarda ve üniversitelerde de ders saatleri azaltılarak öğrencilere kolaylık sağlanır. Yapılan tüm bu düzenlemeler Ramazan’a ve oruç tutanlara olan saygıdan gelir.
İtikâf yaygın mı? İnsanlar itikâfa girer mi? Nerede, nasıl uygulanır? Bu konularda biraz bilgi verir misiniz?
İtikâf, Pakistan genelinde birçok insan tarafından uygulanmaktadır. Hem cami görevlileri hem de mahalle halkı akiflere (itikâfa giren kimse) bu hususta yardımcı olmaya çalışır. Hemen hemen her camide itikâf uygulanıyor. Ama genelde itikâfa en yakın camide giriliyor. Bununla birlikte farklı camilerde de girmek mümkün tabii. Her caminin bir kapasitesi var. İnsanlar itikâfa girmek istediği camiye başvuruyorlar. Yer varsa orada girebiliyor eğer çok fazla başvuru olursa aralarında kura çekilerek seçiliyor.
Hem Türkiye’de hem de Pakistan’da Ramazan ayını tecrübe ettiniz. İki Ramazan’ı kıyaslayacak olursanız neler söylersiniz?
Türkiye’deki ve Pakistan’daki Ramazan deneyimlerimi karşılaştırırsam bazı farklılıklar ve benzerlikler olduğunu söyleyebilirim. Her toplumun farklı bir kültürü ve geleneği olduğundan İslamiyet’i yaşarken bazı değişiklikler görülebilir. Ramazan süresince iki ülkede gözlemlediğim farklılıklar ise şu şekilde: Türkiye’de kadınların teravih namazına gittiğini ve ailelerin camiye büyük oranda çocuklarıyla geldiğini gözlemledim. Halbuki Pakistan’da kadınlar nadiren ibadet etmek için camiye gider.
Bir diğer farklılık ise teravih namazının kılınışıyla alakalı. Pakistan’da tüm camilerde teravih namazları hatimle kılınırken Türkiye’de sadece belirli camilerde bu uygulama var. Gördüğüm kadarıyla diğer camilerde ise teravih namazları biraz hızlı kılınıyor diyebilirim. Gözlemlediğim son farklılık ise hayır işleriyle alakalı. Türkiye’de vakıf ve derneklerin daha organize olduğunu, Ramazan boyunca daha geniş kitlelere hitap ettiğini düşünüyorum. Türkiye’deki kurumlar sadece Türkiye’deki insanlara yardım etmekle kalmıyor, diğer Müslüman ülkelere de odaklanıyor ve onların da kapısını çalıyor. Pakistan’da ise sosyal yardımlaşma daha yerel düzeyde ve ne yazık ki Türkiye’deki gibi sistematik değil.
Orada Ramazan’a özel olarak yapılan neler var? Malum bizde pide ve güllaç var mesela ya da ramazan davulcusu var. Normalde olmayıp Ramazan’la birlikte hayatınıza giren bu tarz değişik örnekler var mı?
Bazı tipik atıştırmalıklarımız ve içeceklerimiz var. Pakistanlılar tarafından en sevilen atıştırmalık ‘samosa‘yken en fazla tercih edilen içecekler ‘sakanjabeen‘ yani limonata ve ‘roh-afza‘dır. ‘Lassi‘ yani ayran ise sahurun vazgeçilmez bir parçasıdır ve hemen hemen her evde yapılır.
Kadir Gecesi’nde neler yapıyorsunuz, nasıl kutluyorsunuz?
Ramazan’ın bu kadar mübarek bir ay olmasının sebeplerinden biri de en önemli gecelerden olan Kadir Gecesi’dir. Bu kutsal gecede tüm camiler ışıklarla süslenir, camilerde Kadir Gecesi’nin anlatıldığı özel buluşmalar düzenlenir. Camilerde tesbih namazı kılınır ve gelenlere tatlı ikram edilir.
Orada bayram resmi olarak tatil mi? Bayramı nasıl geçiriyorsunuz?
Evet, bayram günleri Pakistan’da resmi gün olarak kabul edilir. İnsanlar bayram namazından sonra aileleriyle ve arkadaşlarıyla vakit geçirmekten keyif alırlar. Özellikle çocuklar için bayramlar şenlik havasında geçer. Yaşlıları ziyaret ettiklerinde eidi yani bayram harçlığını alırlar. Şehirlerde yaşayanlar bayramı akrabalarıyla geçirmek için memleketlerini ziyaret eder. Ailelerle ve arkadaşlarla bayram için hazırlanmış özel akşam yemekleri yenir.
Ramazan’la birlikte Müslümanların hayatında açıkça değişen şeyler var mı?
Ramazan, Allah’a dönmemizi ve yaşam tarzımızı İslamî bir boyuta ulaştırmamıza vesile olan Müslümanlar için son derece önemli bir aydır. Ne yazık ki insanların büyük çoğunluğu Ramazan’da benimsedikleri disiplinli yaşam tarzını genellikle Ramazan’ın bitmesiyle geride bırakırlar. Ancak bazı insanlar vardır ki Ramazan onlar için hayatlarını değiştiren bir deneyim olur. Yaşam tarzlarını tamamen değiştirerek İslam’ı günlük hayatta daha çok yaşayan Müslümanlar haline gelirler.
Bu Ramazan’ın hayatımızda bir değişim kaynağı ve bizi yüce Rabbimize yakınlaştıracak bir vesile olması için dua ediyorum.
Diğer ülkelerdeki söyleşileri okumak için tıklayın: Ramazan Söyleşileri
Öylesine biri