Etkinlik-KonferansHaberlerKanadaSinema-Müzik

Uluslararası Müslüman Film Festivali Toronto’da Gerçekleşti

Küçüklüğümüzden beri İslam ülkelerinin bilim ve sanatta dünya liderliğini üstlendiği zamanlara yolculuk etmek ister, o dönemin ruhaniyetini içimize çekmek için can atarız. Hepimizin, Müslümanların kendini her yönden doyurduğunu, kimliğine duyduğu saygıyla beraber dışarıya karşı da kemikleşmiş bir tutuma sahip olduğunu görmeye ihtiyacı var. Maruz bırakıldığımız haksızlıklara bizzat kendi sesimizle karşılık verme özgürlüğüne, karamsarlığın eşiğinden kendi adımlarımızla çıkma istikrarına sahip olmamız gerek. Ancak böyle bir kararlılık ve kabiliyet, hayranlık duyduğumuz geçmişin derinliğini günümüze taşıyabilir.

Muslim International Film Festival
Muslim International Film Festival

Bu haberimizde sizleri Kanada Toronto’ya çok uzun süredir gerçekleştirmek istediklerimize yaklaştıran Uluslararası Müslüman Film Festivali’ne (Muslim International Film Festival) götürüyoruz. MIFF, yani Uluslararası Müslüman Film Festivali, 30 Ekim’de Ontario Place’de düzenlendi. Kanada, Pakistan, Türkiye ve Amerika katılım sağlayan başlıca ülkeler oldu ve birbirinden farklı film tarzları yer aldı. Festivalin kurucu ortağı Hirra Farooqi program hakkında şöyle söyledi:

”Dünyamızın şu anda içinde bulunduğu durum göz önüne alındığında, bu yıl için birçok film festivali olması gerekiyordu. Ancak bizim, sadece kendimizi değil harika izleyicilerimizi ağırlayabilecek kadar kutsanmış olmamız, başlı başına bir vurgu.”

Ben Rohingya Dort Perdede Bir Soykirim
Muslim International Film Festival

Toronto’nun ilk Müslüman ve arabalı film festivali, Rohingya Müslümanlarına yönelik devam eden Burma soykırımından kaçan 14 mültecinin yeni hayatlarına ve deneyimlerine odaklanan “I am Rohingya: A Genocide in Four Acts” (Ben Rohingya: Dört Perdede Bir Soykırım) filminin gösterimini içerdi. Bu film üzerinden pek çok Müslüman’ın ağır hayat hikâyesine ulaşıldı. Diğer filmler arasında psikolojik gerilim, Kanada’daki Suriyeli mültecilerin yaşadıkları hakkında bir belgesel, Afgan bir kadının başlattığı direniş hareketine dair bir film ve İngiliz İmparatorluğu’nun Güney Asya’yı sömürgeleştirmesi üzerine bir film yer aldı. Hirra Farooqi, “Seçilmiş filmlerden oluşan kadromuz, Müslüman toplumdaki yeteneklerin ne kadar çeşitli olduğunu ve medyada istediğimiz temsilin, kendi topluluklarımız içinde tam burada önümüzde olduğunu gösteriyor” dedi. Farooqi ve kurucu ortak Obaid Babar, festival fikrinin nasıl ortaya çıktığını şu sözlerle anlatıyorlar:

”Azınlık grupları anlatan böyle festivaller yapmanın ne kadar önemli olduğunu düşündük. Müslümanların mükemmelliğini kutlayan birini neden hiç duymadık dedik ve Uluslararası Müslüman Film Festivali fikrini ortaya çıkardık.”

Arshad Mohamed
Muslim International Film Festival Facebook Sayfası

Bununla birlikte, COVID-19 salgını ortaya çıktığında, organizatörler planlarını değiştirmeye ve festivali arabalı bir formata taşımaya zorladı. “Etkinliğe, geleneksel bir film festivali olarak ev sahipliği yapmak istedik ancak COVID kısıtlamaları nedeniyle bunu yapamadık. Yıl boyunca, bunu ilk yılımızda nasıl başarabileceğimiz konusunda kafamız çok karışıktı. Ama Elhamdülillah, Allah’ın rahmetiyle, bunu tam anlamıyla geleneksel bir şekilde yapamasak da daha iyi bir şekilde yaptığımızı söyleyebilirim.” diye ekledi. Uluslararası Müslüman Film Festivali’nin arabalı izleyiciler eşliğinde gerçekleştiği o anları görmek için tıklayın.

Müslüman film festivali fikrini hayata geçirenler gibi ilk adımı atan olmak, bu ümmet için taşın altındaki el olmak ve onu sırtlanacakların yolunda fener olmak külfetlidir. Fakat külfetin samimiyeti ve bu yoldaki sabır; mükâfatı gökyüzüne yükseltir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu