Geçmişten günümüze İslam, pek çok ülkeye ulaşmış ve insanları nuruyla aydınlatmıştır. Bu ülkelerden biri de Afrika’nın kuzeyinde bulunan ve İslam’ın doğduğu topraklara çok yakın olan Cezayir’dir. Bu yazımızda Cezayir Müslümanlarını ele alıyoruz.
Afrika Kıtası ve Akdeniz’in yüz ölçümü bakımından en büyük ülkesi olan Cezayir’in kuzeyinde Akdeniz, güneyinde ise çöl iklimi hakimdir. Hatta Sahra Çölü’nün büyük bir kısmı bahsettiğimiz güney kısmında bulunuyor.
İslam’ın Cezayir’e Geliş Süreci
Cezayir’in İslam’la tanışması ise Mağrib adı verilen bölgeye yapılan Arap akınları ile başlamış. Başta Berberî kabilelerin mukavemetiyle karşılaşan Araplar, fetih hareketlerini devam ettirerek çeşitli zaferler elde etmiş. Sonrasında düzenledikleri seferlerle Berberî kabileler arasında İslam’ın yayılmasına ortam hazırlayan Emeviler, izledikleri yanlış politikalar yüzünden çeşitli isyanlarla karşılaşmış. Bu isyanlar sonucunda Abdurrahman bin Rüstem tarafından kurulan Rüstemî Devleti de Müslüman Cezayir’de kurulan ilk bağımsız devlet olmuş. Miladi 7. yüzyıla rastlayan bu olay sonrası Osmanlılara kadar Fâtımî Devleti, Murâbıtlar ve Muvahhidler gibi çeşitli güçlerin egemenliğine giren Cezayir en son İspanyolların saldırısına uğramış.
Osmanlı Döneminde Cezayir
Cezayir’in Osmanlı hakimiyetinde olduğu yıllardan bahsedecek olursak öncelikle Hızır ve Oruç reislere değinmeliyiz. Kardeş olan Hızır ve Oruç reisler İspanyol işgaline karşı bölgeye gelerek burayı savunmaya başlamışlar. Savaşta Hızır Reis hayatını kaybetmiş ve akabinde Yavuz Sultan Selim‘in desteğini elde eden Oruç Reis ise Cezayir’in Osmanlı hakimiyetine girmesini sağlamıştır. Osmanlı’nın zayıflamasıyla birlikte Cezayir, Fransız sömürgesi haline gelmiş. Uzun yıllar süren sömürgecilikten sonra 1962’de bağımsızlığına kavuşmuş.
Günümüzde Cezayir
Cezayir nüfusunun %99’unu Müslümanlar oluşturuyor. Anayasaya göre herkesin kendi dinini seçme ve yaşama özgürlüğü vardır. Ortaokullarda İslam Hukuku zorunlu ders olarak okutuluyor. Ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığı bulunan ülkede din görevlileri devlet memuru sayılıyor ve maaş alıyorlar. Herhangi bir dini faaliyet için Diyanet İşlerinden izin alınması gereken ülkede Müslümanlar hâlâ ağırlıklı olarak Fransızca konuşuyor.
