Çocukla Sağlıklı İletişim Kurmak
Çocuk ve İletişim serimizin ikinci yazısı ile karşınızdayız. Bu yazımızda ebeveynler ve çocuklar arasında nasıl daha sağlıklı iletişim kurulabilir buna değineceğiz.
İletişimde de belli unsurlara dikkat etmek daha sağlıklı bir ilişki sağlamaktadır. Çocukla birlikte ele alacağımız şu unsurlara bir göz atalım.
İletişimde Belirleyici Unsurlar
Çocukla iletişimde açık olmak, olumlu dil kullanmak, gelişim dönemine uygunluk, beden dilini etkin kullanmak, güven ilişkisini inşa etmek, beş duyunun kullanımı ve rol-model olmak belirleyici unsurlardandır.
1.Açık Olmak:
Bilgiyi doğrudan ve yeteri kadar ifade etmektir. Çocukla konuşurken somut ifadeler kullanmak, sorduğu kadar cevaplamak, açık uçlu sorular kullanmak ve çocuk merkezli iletişim kurmaktır.
2.Olumlu Dil Kullanmak:
Kişiliğe değil davranışına yönelik pekiştireçler kullanmaktır. Örneğin, arkadaşına ne güzel yardım ettin denilebilir. Olumsuz bir olay karşısında, böyle davranmana üzüldüm eminim arkadaşında üzülmüştür denilebilir. Başlıkta da belirttiğimiz gibi olumlu fiiller kullanılabilir. Koşma yerine yavaş olur musun, bağırma yerine sessiz olalım demek gibi…
3.Beden Dilini Etkin Kullanmak:
Göz kontağı kurmak, gülümser bir ifadenin olması, kafa hareketleri, fiziksel temas ve bedenin çocuğa dönük olması beden dili içerisine girer. Burada dikkat edilebilecek nokta fiziksel temas konusu. Çünkü kimi çocuklar temas edilmesinden hoşlanmayabilir. Başka bir sevgi diline sahip olabilir.
4.Güven İlişkisini İnşa Etmek:
Çocuğa ilgi göstermek ona kendini önemli ve güvende hissettirir. Bu noktada en önemli olan kısım ise ebeveynin çocuğa karşı tutarlı davranması ve tutarlı tepkiler vermesi. Televizyon izleyemezsin, tablet oynayamazsın derken ebeveynin sürekli telefonda vakit geçirmesi yanlış bir örnek olacaktır. Çocuğa izin verilmeyen bir alanda sınır net çizilmeli ve bu sınır aşılmamalıdır. Mesela çocuğun yaş düzeyine göre bir saat tablette oyun oynama sınırlaması getirmişsek çocuk bu saati aşmak isteyebilir. İsteğini yerine getirmek adına ebeveynini zorlayabilir, ağlayabilir. Bu noktada ebeveynler yumuşak dille sınırı yeniden ifade etmeli ve bu sınırı kaldırmamalıdır.
5.Beş Duyunun Kullanımı:
Çocukla iletişimde cümlelere duyularla ilgili sorular eklenebilir. Mesela burnuna hangi koku geliyor, şu an öten kuşun sesini duyuyor musun vb. soruları çoğaltılabilir.
6.Rol-Model Olmak:
Etkili iletişim için cesaretlendirildiklerinde çocuklar iletişim becerilerini daha hızlı kazanırlar. Ve tüm bu maddeleri hayatımıza uygulama gayreti içerisinde olmak kıymetlidir. Çünkü çocuk ebeveynin aynasıdır.
7.Çocuğu Dinlemek:
Çocuğu dinlerken ise; ana odaklanmak, duygularını tanımasına yardımcı olmak, çocuğun beden dilini dinlemek sağlıklı iletişimi sürdürmede etkili olmaktadır.
- Aktif Dinleme Becerisi: Dinleme becerisi, söylenene dikkati tam olarak verme ve anlamaktır. İyi bir dinleyici; karşı tarafa saygı gösteren, onun sözünü kesmeyen, onu anlamaya çalışan kişidir. Etkili bir iletişim için çocuğun dinlemeyi öğrenmesi, etkin dinleme yeteneği ve alışkanlığı kazanması gerekir. Çocuğun dinleme becerisini geliştirmek adına küçük yaşta başlanarak, çeşitli etkinliklerle kazanımı sağlanabilir. Bu tür etkinlikler belirli bir konu üzerine dinleme üzerine olmaktadır. Dinlemeden sonra çeşitli sorular yardımıyla aktif dinleme becerisi ölçülebilir.
- Şu Ana Odaklanmak: Ana odaklanma becerisi ebeveynler için oldukça zorlayıcıdır. Çünkü birçoğumuz geçmişin üzüntüleri ve geleceğin endişesi ile hayata devam ediyoruz. Hâlbuki bize umut ışığı olacak ve daha iyi hissetmemize yardımcı olacak şu ana odaklanmamız lazımdır. Ebeveynlerin aksine çocuklar anda yaşarlar. Onlar ne geleceği ne de geçmişi düşünürler. Ebeveynin eğer dinleme imkânı yoksa dinliyormuş gibi yapmaması gerekir, bunun yerine çocuğa doğrudan ifade edilmesi daha uygundur. Örneğin şu an meşgulüm birazdan seni dinleyeceğim demek gibi…Çocuğun şimdi ve şu anının farkında mıyız? Çocuk ilgileniyor mu, merak ediyor mu? İşte bu sorular ana odaklanmanın temelini oluşturur.
- Duygularını Tanımasına Yardımcı Olmak: Verdiği mesajdaki duygusal içerik ne? Öfke mi var sözlerinde? “Anladığım kadarıyla biraz öfkelenmişsin. Anlatsana biraz bu öfken neye benziyor?” çocuk neden böyle hissetmiş olabilir sorusunu sormadan evvel kendi duygularımızın farkına varmak için çaba gösterebiliriz. Şu an ne hissediyorum, kırgın mıyım, sakin mi hissediyorum? Bu sorularla kendi duygularımızı anlamlandırabiliriz, böylelikle karşımızdaki kişinin duygularını daha kolay fark edebilir ve anlayabiliriz.
- Beden Dilini Dinlemek: Çocuğun beden duruşu nasıl, jest ve mimikleri nasıl? Sizce şu an dinliyor bir vaziyette mi, sıkılmış mı, yoksa konuşma daha mı meraklandırmış? Bu sorulara yanıt aramalıyız.
Her bir becerinin kazandırılması zamanla gelişecektir, tıpkı spor yapan birisinin hemen kas yapmaması gibi. Uzun ve sürekli denemek gerekmektedir. Bir ebeveyn olarak öncelikle şunu sorun kendinize “Benim kendim ile iletişimim nasıl?”
Sağlıklı bir iletişim ortamında büyümemiş olabilirsiniz. Ebeveynlik, iletişiminizi sağlıklıya çevirecek en güzel imkândır. Evvela içimizdeki çocukla, kendimizle sağlıklı iletişim kurma ümidiyle…
Kaynak
- Sağlıklı Çocuk Eğitim Semineri, İHH Çocuk. 2022
Yolda olmaktan, hizmet etmekten mutluluk duyuyor. Kendisini; daima yazan, hayat boyu öğrenme gayesinde olan, insan olma yolunda çaba sarf eden ve umuda meftun birisi olarak tanımlıyor.