Çocuktan Çocuğa Projesi
6 Şubat’ta meydana gelen üzücü Kahramanmaraş depremi sonrası, içimizdeki üzüntüyü biraz olsun hafifletecek ve bize umut veren birçok gelişme yaşandı. Tüm dünyadan insanlar çok güzel bir dayanışma örneği sergiledi.
Özellikle geçmişte bize ihtiyacı olan Müslüman coğrafyalardaki kardeşlerimize uzattığımız elin bugün bize uzatıldığını görmek son derece umut vericiydi ve Hucurat Suresinin 10. ayetinin başlangıcındaki “Müminler ancak kardeştirler.” cümlesini bizlere yeniden hatırlattı. Filistin, Bosna Hersek, Suriye, Irak ve daha birçok coğrafya… Hepsi Türkiye için seferber oldu. Bu haberde ise sizlere kardeş ülkemiz Bosna-Hersek’ten Türkiye’ye uzanan bir projeyi anlatacağız.
Bugüne dek Türkiye ve Bosna–Hersek arasında birçok güzel gelişme, ortaklık yaşandı. Her iki ülkedeki sivil toplum kuruluşları bir araya gelerek Bosna Hersek’teki gençlerin, çocukların daha iyi bir geleceğe sahip olması, soykırımın unutulmaması ve bu konuda aktif rol alınması gibi amaçlarla birçok güzel faaliyet gerçekleştirdi. Bugün de bu stk.lardan biri olan MFS-EMMAUS Türkiye’deki deprem bölgesine yardım gönderiyor.
MFS-EMMAUS ve Çalışmaları
1999 yılında kurulan sivil toplum kuruluşu MFS-EMMAUS, farklı organizasyonlar aracılığıyla hem Suriye hem de Türkiye’deki depremzede kardeşlerimiz için umut ışığı olmaya çalışıyor. Bu konuda Bosna-Hersek vatandaşları ve iş adamları sayesinde un, su ve gıda maddeleri ile doldurulan kamyonlar üç haftadır Hatay, Kayseri gibi Türkiye’nin çeşitli illerine ulaşıyor.
Bu gıda maddelerinin yanı sıra ise MFS-EMMAUS “Çocuktan Çocuğa” projesini hayata geçirerek Bosnalı anaokul, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinden Türkiye’deki çocuklara ulaşmak üzere hediyeler topladı. Şu ana dek bu hediye bağışlarından on bin paket hazırlandı.
MFS EMMAUS bu soğuk günlerde miniklerin yüreğini ısıtacak hediyeleri ulaştırma sorumluluğunu kabul ederek bu kamyonların gönderdikleri yardımlar içinde en renkli ve en güzel kamyonlar olacağını belirtti.
Bu güzel, içimizi ısıtan örneği yazıda alıntıladığım Hucurat Suresi’nin 10. ayeti ile sonlandırmak istiyorum.
Müminler hem bütün insanlıktan hem de iman kardeşlerinden sorumludurlar; dünyada haksızlığın engellenmesine (Âl-i İmrân 3/108), din ve vicdan özgürlüğü başta olmak üzere temel hak ve hürriyetlerin uygulanmasına katkıda bulunmak (Nisâ 4/75; Hac 22/40), ülkede ise bunlara ek olarak mümin kardeşler arasındaki anlaşmazlıkları adaletle çözüme kavuşturmak, haksızlıkta ısrar edenlere karşı haklının yanında yer almakla yükümlüdürler. Bu âyet ikinci yükümlülüğe –bunun dayanağı olan kardeşliğin altını çizerek– dikkat çekmektedir. 1
Müminler var oldukça, ümit de daima var!
[1] Kur’an Yolu Tefsiri Cilt: 5 Sayfa: 93
