Fedakar Doktor Jemilah Mahmood

Kimi zaman savaşın ortasında kalmış bir çocuğun elinden tutarken, kimi zaman evi yıkılmış birinin evine tuğla taşırken görebileceğimiz bir iyilik elçisi olan Jemilah Mahmood’dan bahsedeceğiz bu yazımızda sizlere. Nitekim o bir anne, bir eş ve şifa dağıtan bir doktor olmasının yanı sıra yaptıklarıyla birçok kişinin hayatına dokunmuş bir isim. Gelin hanımefendinin hayatını adadığı iyilik serüvenine yolculuk edelim.

1959 yılında Çinli bir anne ve Malay bir babanın evladı olarak dünyaya gelen Jemilah Mahmood, iyiliklerle dolu yaşamına daha çocukken başlamış. Nitekim Jemilah Mahmood, babasının muhtaç insanları hep evlerinde misafir ettiğini, onların ihtiyaçlarını karşıladığını, ailecek onların dertlerine derman olmaya çalıştıklarını hatırladığını dile getiriyor. Çocukken her sabah uyandığında evlerinde hiç tanımadığı kişiler olduğunu gören Jemilah, babasına bu yabancıların kim olduğunu sorduğunda “Bu kişi iş aramaya geldi, diğerininse evi yok.” şeklinde cevap aldığını söylüyor.

Babasından muhtaçlara yardım etmeyi, onların dertleriyle dertlenmeyi öğrenen Jemilah, bu hassasiyetle yetişmiş ve evlerine gelen bu insanlarla muhabbet etme fırsatı bulmuş. Jemilah Mahmood’a göre, onun sempati duyma ve empati kurma hassasiyetini geliştirmesine imkan sağlamış bu durum. Kendisini iyilik yapma duygusuyla yetiştiren ailesine minnettar olan Jemilah Mahmood, onların yardımseverliği sayesinde paylaşmayı, yardımlaşmayı çocuk yaşta öğrendiğini ifade ediyor ve ailesinden şu şekilde bahsediyor:

Ben, müşkül durumdaki insanlara yardım eden, onlarla ilgilenmekten asla çekinmeyen çok cömert bir ailede büyüdüm.

Anne Babası Gibi Olmalıydı

Ailesinin bilhassa da babasının yaptığı iyiliklere bizzat şahit olan Jemilah, bu anları zihnine nakşetmiş ve bir pusula gibi hayatına yön belirlemişti. Küçüklüğünden bu yana doktor olup insanlara yardım etmenin hayalini kuran Jemilah, hayalini gerçekleştirerek 1986 yılında Malezya Ulusal Üniversitesi‘nden doktor olarak mezun oldu. 1992 yılında kadın hastalıkları ve doğum ana bilim dalında doktora derecesine yükseldi, böylece hedefine ulaşmıştı artık. Hastaları tedavi etmeye başlamıştı fakat eksikliğini hissettiği bir şey vardı: Anne ve babası gibi olmalı, yardıma muhtaç kişilere ulaşarak her ihtiyacı olana elini uzatmalıydı. Ailesinden paylaşmayı ve yardımlaşmayı görmüş ve hayatını da bu doğrultuda sürdürmeye karar vermişti o. Bu doğrultuda zaman kaybetmeden bir yardım kuruluşu kurma hazırlığına başladı. 

İyiliğe Öncü 

Jemilah Mahmood, kendisi gibi doktor olan eşi Ashar Abdullah ve ailesinin desteğiyle ihtiyaçlara cevap verebilecek bir insani yardım kuruluşu için çalışmalara başladı. Hazırlıkları devam ederken Kosova’da binlerce kişinin hayatını kaybettiği şiddetli bir savaşın ortasında, takvimler 1999 yılını gösterirken hızlandı her şey. Kuruluş bir an önce faaliyete geçmeli, mağdurlara yardım eli uzatılmalıydı. Jemilah, afet ve savaş zamanında yardım edebilecek hazır bir kuruluş bulamayınca aynı fikirdeki arkadaşlarıyla bir araya gelip Malezya Tıbbi Yardımlaşma Derneği‘ni (MERCY) kurarak 1999 yılında faaliyete geçirdi.

İlk ve en elzem faaliyetini 1999’da Kosova’da yürüten kurum; ırk, din, kültür veya sınır gözetmeksizin yardım etme hedefiyle pek çok yerde bulundu. Gönüllülüğe dayalı bu kurum, gün geçtikçe büyüyerek gittiği yerde insanların yüzünü güldürmeyi de başardı. Jemilah Mahmood 1999’dan 2010 yılına kadar on bir yıl boyunca bu iyilik ağının organizatörü olarak Malezyalıları ve Malezya dışındaki insanları iyilik etrafında bir araya getirdi. Kurum; son yirmi yılda otuz iki ülkede insani yardım ve programlar sağlayarak acil durum müdahalesinden rehabilitasyona, kurtarmadan afet hazırlığına kadar tüm insani hizmet yelpazesini sunan tam teşekküllü bir insani yardım kuruluşuna dönüştü. 

Felaket Bölgesinde Aranan Yüz

2004 yılında Hint Okyanusu’nda meydana gelen deprem, tsunamilere neden olmuş ve bu afet sonucu iki yüz binden fazla kişi hayatını kaybederken bir o kadar kişi de afetten etkilenerek yardıma muhtaç duruma gelmişti. Jemilah Mahmood duyarsız kalamazdı. Derhal bölgeye gitmeli insanların yardımına koşmalıydı. Nitekim öyle de yaptı. Endonezya Açe’ye giderek burada hem gönüllü ekibini yönetti hem de bölge halkının gıda, giyecek, tıbbi yardım gibi ihtiyaçlarını karşıladı. Açe’de yapılanlar sadece bunlarla sınırlı değildi elbette. Evleri yıkılan halkın evlerinin yeniden yapılması için onlara yardımcı olmasının yanı sıra sağlık sisteminin geliştirilmesi için çalışmalar başlattı. Bu amaçla Endonezya Açe’de bir hemşirelik okulunun yapılmasını sağladı.

Endonezya’dan başka Sudan, Afganistan, Sri Lanka, Filipinler, Myanmar gibi afetlerden etkilenen ülkelerde evleri yıkılan mağdur insanların evlerini yeniden inşa etme konusunda öncülük eden Jemilah Mahmood; hastane ve okulların yeniden inşa edilmesinde de aktif rol oynadı. 

Cesur Bir Doktor

Jemilah Mahmood cömert olduğu kadar cesur bir iyilikseverdi de. Bağdat’ta savaş başladığı zaman hiç tereddüt etmeden gönüllü olan Jemilah Mahmood, patlamaların ve kurşun seslerinin içinde yaralılara müdahalede bulundu. Tıbbi yardım ve malzeme için yola çıktığı Irak yolunda bir yanlışlık sonucu ateş altında kalan Jemilah Mahmood, kendisine isabet eden kurşuna aldırmadan “Bu önemsiz yarayla vakit kaybedemem.” diyerek tedavi bekleyen yaralılara koşmaya devam etti. Çünkü o başkalarının hayatı için kendi acısını hiçe sayacak kadar fedakâr bir yürekti.

2016 yılında Türkiye Diyanet Vakfı 2. Uluslararası İyilik Ödülleri’ne layık görülen Jemilah Mahmood; dünyanın neresinde gözü yaşlı bir mazlum, acıyla inleyen bir mağdur varsa şifa dağıtmaya, gözyaşını silmeye, yaralarına merhem olmaya devam ediyor.

Dünyanın birçok yerinde mağdur ve muhtaçlara yönelik sivil toplum faaliyetleri ve sosyal çalışmalar düzenlemeye, yardım kampanyaları organize etmeye, kısacası hayatlar değiştirmeye hiç durmaksızın devam ediyor. Bomba ve kurşunların öldürerek yok etmeye yöneldiği acı dolu coğrafyalarda o; yaşatmaya, şefkatli elleriyle hayat vermeye çalışarak bugün Bağdat’tan Endonezya’ya, Suriye’den Ürdün’e çocuk yaşlı binlerce insanın yarasını sarmaya, dünyanın önde gelen iyilik elçilerinden biri olarak umut olmaya devam ediyor. Öyle ki şefkatli ellerini dünyanın bir ucuna uzatabilmek, nerede bir mazlum varsa, nerede sarılması gereken bir yara varsa oraya koşabilmektir iyilik. Hayatını başkalarına adamak, nerede mazlum, mağdur varsa orada olmak, yaraları sarmak, acıları dindirmek Jemilah Mahmood gibi olabilmektir.