Filistin Halk Müzesi Amerika’da Açıldı
Son zamanlarda batıdan yükselen çeşitli söylemlere karşı Filistinliler farklı bir tanışma yolu buldular. Amerika’daki Filistinliler ilk ‘Filistin Halk Müzesi’ni burada açtılar.
15 Haziran’da Washington DC‘de açılan müze, Filistin’in kendi hikayesini, tarihini ve kültürel değerlerini sunabilecekleri muhteşem bir imkan sağlıyor. Böylelikle Filistinliler bir haber başlığı olarak değil, bir birey olarak tanınabilecekler. Böyle bir müze kucaklamış oluyor ziyaretçileri. Hikayelerini kendi perspektiflerinden acısıyla tatlısıyla ve tüm gerçekliği ile paylaşıyor Filistinli kardeşlerimiz. Filistin anlatılıyor ve anlaşılıyor.
Müze Müdürü Nassar: Filistin Müzesi Yıllardır Hayalimdi
Bir fikir olarak başlayan bu projenin nasıl gerçekleştiğini bizlere müzenin Genel Müdürü Nassar anlatıyor:
2011 yılında Washington’a ilk geldiğimde tarihi dokusundan, çeşitli müzelerinden çok etkilenmiştim. Fakat zamanla kendimi bir boşlukta ve arayışta olduğumu hissettim. Çünkü Filistin’i anlayabileceğim ve duygularımı paylaşabileceğim bir yerin eksikliğini fark ettim. Sonrasında 2014 yılında çıktığım bir gezi turu sırasında kendime: ‘Neden Filistinlilerin de böyle bir şansı olmasın ki?’ diye sordum ve düşüncelerim sonucunda bu müze fikri gelişti. Ancak hayalimdeki müzeyi normal bir sergi açar gibi gerçekleştirmek istemiyordum. Bu yüzden tıpkı hayalimdeki gibi bir yer açabilmek için senelerce çalışıp çabaladım. Bu süreçte destek verenler olduğu gibi olumsuz eleştiri yapanlar da oldu ki maalesef olumsuz eleştiriler çoğunluktaydı.
Nassar’ın 2014 yılında bir fikir olarak ortaya çıkan projesi aslında bizlere zorluklara rağmen vazgeçmeyip verilen bir mücadelenin hikayesini anlatıyor.
Şimdi sizlerle bu muhteşem müzeye kısa bir gezintiye çıkalım.
Müzenin koleksiyonları Kuzeybatı DC’deki teraslı bir evin birinci katındaki ana odada bulunuyor. Bu geniş odada bizleri asırlık cam ve vazoların yanı sıra National Geographic‘in 1914’teki ‘Kutsal Toprak’ ve Filistin’in tarım geleneğine ait basımları karşılıyor. Sonrasında müzedeki Filistinli ünlü akademisyen ve girişimcilerin portrelerinin asılı olduğu ‘Ünlüler Duvarı‘ dikkatleri çekiyor. Aynı zamanda odanın devamında Filistinlilerin direnişine şahitlik eden pankartlar da duvardaki yerlerini almış durumda. Filistin’in zengin kültürü ve uzun tarihi için duvarlar yetersiz kalıyor tabiki de. Ancak her resim bizlere birçok hikayeye farklı bir bakış imkanı sunuyor. Böylece eserler Amerika’daki Filistinlilerin birer sesi oluyor.
