İslamofobi İle Mücadele Edenler: Avusturya

İslam coğrafyası dendiğinde her ne kadar akıllara belli bölgeler gelse de İslam esasında tüm insanlığa gönderilmiş olan son dindir. Bunun neticesinde farklı topraklarda farklı nüfuslarda Müslüman yaşamakta. Ancak bazı ülkelerde ne yazık ki islamofobi adı altında İslam’a ve Müslümanlar’a karşı bir tavır sergilenmekte. Bu ülkelerden biri olan Avusturya’da islamofobi ve ırkçılık gittikçe artmaktadır. Peki Avusturya’da yaşayan Müslümanlar artan bu nefretle nasıl mücadele etmekte? İslamofobi ile mücadele edenler serisinde bugün merceği Avusturya üzerine tutacağız.  

Dokustelle Wien’in (İslam Düşmanlığı ve Irkçılık Belgeleme Merkezi) verilerine göre 2015 yılından itibaren Müslümanlara karşı düşmanlık oranı ciddi bir şekilde artmış. İslamofobiyi tetikleyen birçok unsurun içinde etkisi en fazla olan ise siyasi gelişmeler. ÖVP (Avusturya Halk Partisi) hükümette yer aldığından ve Müslümanlara karşı muhalif açıklamalar yaptığından beri halk arasındaki düşmanlığın artığını müşahede etmekteyiz. Medyada Müslümanlarla ilgili haberlerin ülke meselelerinden daha fazla yer alması da tepkiye yol açmakta.

Baş örtüsü, Müslüman çocukların İslami anaokullarına gitmeleri, mülteci sayısının artması medyada yer alan haberlerden bazıları. Bu paylaşımlardan dolayı hem sosyal hayatta hem de sanal alemde İslam düşmanlığı gittikçe artmakta. İslam Düşmanlığı ve Irkçılık Belgeleme Merkezi’nin yıllık raporları bu vakıayı kanıtlamaktadır. 

2015 yılında merkeze bildirilen vakaların sayısı 158 iken 2020 yılında 1402 vaka kaydedilmiş. Rapora göre düşmanlık çeşitli şekillerde kendini göstermekte: alenen kışkırtma, hakaret etme, tehdit, maddi hasar, iş dünyasında haksız davranışlar ve dezavantajlı pozisyonlara tahsis etme gibi. 

Avusturyalı Müslümanların Mücadelesi  

Avusturya’da çeşitli kurumların ve ferdi çalışmaların yardımıyla islamofobi ve ırkçılık ile mücadele ediliyor. Yukarıda değindiğimiz İslam Düşmanlığı ve Irkçılık Belgeleme Merkezi’nin raporları, Müslümanların mücadelesini verilerle doğrulayarak kurumlara yatırım yapılmasını sağlamaktadır.

Bu mücadelede önde gelen şahsiyetlerden birisi siyaset bilimci Dr. Farid Hafez, SETA vakfının katkılarıyla yıllık Avusturya islamofobi raporunu yayınlamaktadır. Bir diğer isim olan Amani Abu Zahra, televizyon programlarının ve yayımladığı kitapların yanı sıra Avrupa’nın çokça tartıştığı başörtüsü meselesinin büyütülerek toplulukların daha fazla kutuplaşmasına yol açtığını savunmaktadır.  

İGGÖ (İslam Dini Topluluğu Avusturya), din adamlarıyla görüşmeler ve dinler arası konuşmalar yaparak barışın hoşgörü, sevgi ve saygıyla sağlanabileceğini vurgulamaktadır. QAMAR dergisi ise Müslüman vatandaşların yapmış olduğu projeleri tanıtmak ve Müslümanların başarılarını paylaşmak amacıyla 2021 yılının başında yayım hayatına başlamıştır.