Mihrimah Sultan Külliyesi
Külliyeler günümüzde ziyaret edilecek tarihi bir mekan konumunda olsa da yapıldıkları dönemde toplumsal hayatı içerisinde yaşatan sosyalleşme mekanlarıydı. Bu mekanlar yapıldığı dönemin sanat ve mimari açıdan en zirve yapılarıydı. Osmanlı’da Yaşamın Merkezi: Külliyeler serisinde bu yazımızda sizlerle birlikte İstanbul’un ilk defa hanım bir sultan tarafından yaptırılmış külliyesi olan, Mihrimah Sultan Külliyesini inceleyeceğiz. Keyifli okumalar.
Mihrimah Sultan Külliyesi Kanunu Sultan Süleyman’ın kızı olan Mihrimah Sultan tarafından yaptırıldı. Camide yer alan kitabeye göre 1540 yılında Üsküdar’da inşası başlayan külliye 1547 yılında tamamlandı. Arapça yazılan kitabede şöyle ifade edilmektedir:
Külliye, Mimar Sinan’ın erken dönem eserlerinden biridir. Mihrimah Sultan külliyeyi yapması için bizzat Mimar Sinan’ı istemiştir. Mimar Sinan bu külliyeyi Mihrimah Sultan’ın kişiliğini yansıtacak şekilde oldukça zarif ve sadelikle inşa etti. Daha önce inşa ettiği yapılar gibi, Mihrimah Sultan Külliyesi’ni de cami merkezde olacak şekilde dizayn etti. Caminin merkezde olduğu yapının etrafında medreseler, sıbyan mektebi, tabhane, han, muvakkithane, ahşap kasır, çeşmeler ve su yolları bulunurdu.
Mihrimah Sultan Külliyesi’ndeki Yapılar
Külliye bünyesinde bulunan çoğu yapı zamanla tahribata uğramış ve ortadan kalkmıştır. Külliyedeki yapılar ise bulunduğu konumun topografik yapısından dolayı dağınık şekilde inşa edilmişti.
Külliyedeki yapıları incelediğimizde karşımıza ilk olarak cami çıkar. Külliyeyle aynı adı taşıyan cami İskele Cami olarak da bilinir. Külliyenin merkezine yerleştirilen caminin iki minaresi vardır. Caminin iki minaresinin bulunması bu caminin sultana ait bir cami olduğunu gösterir.
Cami ile aynı bahçede bulunan bir diğer yapı ise medresedir. Medresede 16 derslik mevcuttu ve eğitim külliye bünyesinde devam ediyordu. Medrese olarak kullanılan yapı, bugün külliyeyle aynı adı taşıyan sağlık merkezi olarak kullanılıyor.
Külliye bünyesinde bir de sıbyan mektebi mevcuttu. Sıbyan mektebi yazlık ve kışlık olmak üzere iki ayrı mekandan oluşuyordu. Bu yapı günümüzde çocuk kütüphanesi olarak hizmet veriyor.
Mihrimah Sultan Külliyesi’nin bünyesinde bir de hamam mevcuttu. Bazı kaynaklara göre bu hamamın külliyeyle bağlantısı olmayan müstakil bir yapı olduğu belirtilir. Hamam olarak kullanılan yapı 1994 yılında yıkılmış ve yerine farklı bir yapı inşa edilerek market olarak kullanılmaya başlandı.
Günümüze ulaşmayan külliye yapılarından biri tabhanedir. Tabhanenin konumunun ise 3. Ahmet Çeşmesi ile medreselerin arasında olduğu düşünülüyor.
Külliyeye sonradan eklenen yapılar ise türbelerdir. Türbelerde kimliği bilinmeyen iki erkek ve iki kadına ait mezarlar bulunur. Bu kişilerin yanı sıra türbede Sadrazam İbrahim Edhem Paşa ve onun ailesinden üç kişi de burada defnedilmişlerdi.
Külliyede bir de hazire bulunur. Hazire, cami mihrabı önünde yer alır. Hazire Mihrimah Sultan’ın 1554’te vefat eden kayınbiraderi olan Kaptanıderya Sinan Paşa’ya aittir.
Mihrimah Sultan iyi yetişmiş, yardımsever biriydi. Vakıflar kurarak külliyeler inşa ettirmesi onun hayır işlerine verdiği önemin göstergesiydi. Mihrimah Sultan bu külliyeyi inşa ettirmesiyle İstanbul’da külliye yaptıran ilk hanım sultan oldu. Hayırseverliği ile tanınan Mihrimah Sultan Üsküdar’da kendi adını taşıyan külliyenin yanı sıra Edirnekapı’da da aynı adı taşıyan bir külliye daha inşa ettirdi.
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Bilim Tarihi bölümü mezunuyum. Aynı zamanda yine Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Geleneksel Türk Sanatları son sınıf öğrencisiyim. Çeşitli bloglarda kültür ve tarih alanlarından yazılar yazıyorum.