LüksemburgÜlkeleri Tanıyoruz

Ülkeleri Tanıyoruz: Lüksemburg

Sizlerle kıtalar aştığımız ve birbirinden ilginç bilgiler keşfettiğimiz ‘Ülkeleri Tanıyoruz’ serimizde bu seferki durağımız Lüksemburg. Kaleleri, tarihi yapıları ve müzeleriyle adeta bir açık hava müzesi olan Lüksemburg’u gelin hep birlikte tanıyalım.

Lüksemburg’un Coğrafi Konumu

Batı Avrupa’nın en küçük ülkelerinden biri olan Lüksemburg’u tanımaya konumundan başlayalım. Sınır komşuları batı ve kuzeyde Belçika, güneyde Fransa ve doğuda Almanya. Ülkenin denize kıyısı yok. Başkent, ülke ile aynı adı taşıyan Lüksemburg. Başkent aynı zamanda ülkenin en büyük şehri.

Lüksemburg’un Nüfusu ve Etnik Yapısı

Luksemburgun Nufusu ve Etnik Yapisi

2017 verilerine göre ülkenin nüfusu 590 bin. Nüfusun etnik yapısına gelecek olursak %44’ünü Lüksemburglular, geri kalan kısmını ise çok farklı etnik gruplardan oluşan halk oluşturuyor.

Lüksemburg’un Dini Yapısı

Ülke nüfusunun hangi dinlere ne oranda mensup olduğuna dair ise resmi bir veri bulunmamakta. Ancak ülkedeki yaygın inançların neler olduğu biliniyor. Bunlar: Hristiyanlık, İslam ve Yahudilik. Tahminlere göre ise ülke nüfusunun %87’si Katolik, %13’ü Protestan, Müslüman ve Yahudilerden oluşuyor.

Lüksemburg’un Kısaca Tarihi

Luksemburgun Kisaca Tarihi

963 yılında kurulan Lüksemburg, stratejik önemi nedeniyle farklı zamanlarda birçok ülkenin egemenliğine girmiş. Egemenliği altına girdiği ülkelerse sırasıyla İspanya, Fransa, Avusturya, Hollanda ve Prusya. 1867’deki bağımsızlıktan sonra tekrar işgal edilen Lüksemburg, 1944’te tekrar özgürlüğüne kavuşuyor.

Lüksemburg’un Ekonomisi

Lüksemburg gelişmiş bir ekonomiye sahip. Öyle ki kişi başına düşen milli gelirin yüksek olduğu ülke, küresel finans merkezi olarak anılıyor. Kişi başına düşen milli geliri ile Avrupa ülkeleri arasında birinci, dünya sıralamasında ise üçüncüdür. Güçlü ekonomisi ve istikrarlı büyümesi nedeniyle Avrupa’nın Kalbi olarak da nitelendiriliyor.

Lüksemburg’ta Müslümanlığın Tarihi

Müslümanlar ilk olarak 1960’lı yıllarda buraya göç etmiş. 1990’lı yıllarda Balkanlar’daki savaşlarla birlikte ülkeye mülteci olarak Müslümanların gelişiyle buradaki Müslümanların sayısı artmış. Dolayısıyla sayıları şu an kesin olarak bilinmemekle birlikte tahminen 6.000 ile 12.000 arasında olduğu düşünülüyor.

Lüksemburg’un Başkenti

Luksemburgun Baskenti

Başkent, ülke ile aynı adı taşıyan Lüksemburg’dur. Ülkenin en büyük şehri olan başkent, ülkenin güneyinde yer alır. Ayrıca Lüksemburg’un kuzeyinde Alzette Nehri ve güneyinde Pétrusse Nehri bulunuyor. Ortasında ise Orta Çağ’dan günümüze ulaşan Lüksemburg Kalesi bulunur. Lüksemburg Ville Haute adlı eski kent ve nehir kıyısında bulunan Ville Basse adlı kent olmak üzere iki kısımdan oluşmakta.

Lüksemburg’un İdari Ve Siyasi Yapısı

Resmi adı Lüksemburg Büyük Dükalığı olan ülke, anayasal monarşi ile yönetilmekte. Monarşi olmakla birlikte kanuni otorite Millet Meclisine ve kabineye verilmiş. Meclis 60 ülkeden oluşmakta ve 5 yılda bir yapılan seçimlerle belirlenmekte. Ayrıca idari yapıya gelecek olursak Luxemburg, Diekirch ve Grevenmacher olmak üzere üç büyük ilden oluşmakta. İllerse 12 kantona ayrılıyor.

Lüksemburg Mutfağı

Lüksemburg mutfağı; Fransız, Belçika ve Alman mutfaklarının da etkisiyle zengin bir çeşitliliğe sahiptir. Alabalık, turna ve kerevit gibi tatlı su canlıları, Lüksemburg mutfağının vazgeçilmezleridir. Çoğunlukla yemeklerin ana malzemesini fasulye, patates, soğan ve diğer kök bitkileri oluşturuyor.

Lüksemburg’un Sembolü Haline Gelmiş Bir Yapı

Luksemburgun Sembolu Haline Gelmis Bir Yapi
Adolphe Köprüsü

Adolphe Köprüsü, Petrus Nehri üzerinden güvenli geçişi sağlamak amacıyla 1903’te inşa edilen kemerli bir yapı. 153 metre uzunluğa ve 17.2 metre genişliğe sahip köprüde araçlar için dört şeritli yol ve yayalar için de iki yürüyüş yolu bulunuyor. Bir sembol haline gelen köprünün Lüksemburg’un bağımsızlığını temsil ettiğine inanılıyor. Bundan dolayı ve ayrıca da güzel bir manzaraya sahip olduğundan turistlerin dikkatini çekiyor.

Lüksemburg’un Müzeleri

Lüksemburg’daki en büyük ve eski müze Ulusal Tarih ve Sanat Müzesi’dir. 1869’da açılan müze Lüksemburg’un tarihi ve kültürel mirasını içerir. Lüksemburg Banka Müzesi’nde ülkenin bankacılık geleneği tanıtılıyor. Notre Dame Katedrali, bir müze değil ancak 17. yüzyıla ait önemli bir anıt.

Vianden Kalesi

Luksemburgun Muzeleri
Vianden Kalesi

Tarihi Orta Çağa kadar uzanan Vianden Kasabası’nın en yüksek noktasına kurulan devasa büyüklükteki kaledir Vianden Kalesi. Yapının, dış kısımları ile birlikte toplam uzunluğu 90 metredir. Kalenin içinde küçük bir müze bulunuyor. Ayrıca ünlü Fransız yazar Victor Hugo burada hapisteyken kaldığı ev, günümüzde Victor Hugo House adı altında müzeye dönüştürülmüş.

Lüksemburg’ta Mutlaka Görmeniz Gereken Yerler

Bock Casemates, 9. yüzyıla ait bir kale. Birçok yeraltı mağarası ve tünel bulunuyor kalede. UNESCO Dünya Mirası Listesine kabul edilen bu yer, turistlerce ziyaret edilen yerlerden biri. Diğer bir yapı ise belediye binası olarak kurulup daha sonra saray olarak da kullanılan Büyük Dük Sarayı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu