Filistin’in Savaşçı Doktoru: Hanan Abdelghafour
İslam dünyasının ağlayan yüzü, kanayan yarası deriz Filistin için. Biz yaşadığımız ülkede normal seyrinde hayatlarımıza devam ederken, eğitimimizi alırken sanıyoruz ki Filistin’de, Gazze’de insanlar işgalcilere karşı sadece ellerindeki taş ve sopalarla direniyorlar. Hayır! Filistin sadece taşla, sopayla mücadele etmiyor, Filistin hayal kuruyor ve kurduğu hayale kavuşmak için emin adımlarla yürüyor. Khan Younis’te (Gazze) yaşayan, molozların altından kurtarılmış 17 yaşındaki Hanan AbdelGhafour, o mücahitlerden biri. Savaş meydanında dimdik duruşu ve azmiyle hiçbir engelin onun büyük işler başarmasını imkansız kılamayacağını gösteriyor.
Hanan lise eğitimini %98’lik bir başarı oranıyla tamamlamış. Bununla ilgili şu hatırasını aktarıyor:
“Molozların altından çekilip alındığımda yakaladığım başarı; ülkeme, Filistin’e hizmet etmem ve tüm dünyaya Gazze’nin asla düşmeyeceğini göstermem açısından benim için büyük bir anlam taşıyor. Geçen yıl, işgalciler, ablamın lisede gösterdiği %99’luk başarı oranını kutlamak için bize bir sürpriz yaparak evimizi F16’larla bombaladılar. Ama bu yıl da, ben onlara göstermiş olduğum başarıyla bir sürpriz yaptım ve onlara hiçbir şeyin bizim hayallerimize engel olamayacağını ve eğitim yoluyla direneceğimizin mesajını gönderdim.”
Hanan eğitimin ne kadar kutsal ve önemli olduğunu fark eden biri olarak başarı yolunda tavsiyeye ihtiyacı olanlara yardım etmek için her zaman hazır. Çünkü kendisi de üst dönem öğrencilerinden yardım almış. O, bilgiyi yaymanın Filistin’i özgür kılacak, güçlü ve sorumluluk sahibi bir nesil yetiştireceğine inanıyor. Kuralları ve sınırlarıyla beraber açık fikirli olmak, Hanan’a ve diğer tüm öğrencilere kendilerini ileri taşıyacak bilgi ve literatür alışverişinde bulunmayı sağlıyor.
“Annem bana her zaman şunu söyler: Her savaşçı denize karşı koyabilir ama sadece profesyonel ve yetenekli savaşçılar fırtınalı bir denizle mücadele edebilir.”
Gazze İslam Üniversitesi’nde Tıp alanında eğitim gören Hanan’ın en sevdiği ders Kimya. Tıp okumasının altında yatan sebep ise 2014’te yaşanan savaş. Hanan, savaş boyunca Filistin’in doktor eksiği olduğunu görmüş. İşte o zaman, Filistin’in gelecekteki doktoru olmaya karar vermiş.
Hanan’ın hikayesi bizler için sadece bir ders olmasın, Nuri Pakdil‘in yazdığı gibi ayaklarımıza Kudüs gücü getirsin. Savaşın orta yerinde eğitim ve bilgi yoluyla mücadele eden Hanan bize aynı zamanda bir de yol gösteriyor. Gerçek bir devrimin nasıl olması gerektiğine dair bir yol. Bu yol üzere olmak duasıyla…
