Afrika'da Yaşam

Abi Dare: Nijeryalı Genç Kızların Sesi

200 milyondan fazla nüfusu ile kıtanın en kalabalık ülkesi olan Nijerya, Afrika edebiyatına da en fazla eseri veren ülke olarak karşımıza çıkıyor. Daha önce, farklı yazarların gözünden yolculuk yaptığımız ülkeyi bu defa Abi Dare‘nin gözünden, genç ve yoksul bir kız olan Adunni’nin hayat hikayesi üzerinden inceleyeceğiz. 

Lagos’ta doğup büyüyen Nijeryalı yazar Abi Dare, İngiltere’de hukuk eğitimi aldı. Yazı hayatına blog yazarak adım attıktan sonra profesyonellik kazanmak maksadıyla yüksek lisansını yaratıcı yazarlık sahasında yaptı. Tez olarak yazdığı romanıyla uluslararası alanda tanındı. Ardından Londra’daki ufak çaplı bir yarışmaya katıldı. Küçük bir Nijeryalı kızın hikayesini anlattığı kitabında, kurgu gereği bozuk bir İngilizce kullandığı için yarışmadan bir beklentisi olmadığı halde ödülü kazandı. Bu ödül sonrası hikâye yayınevlerinden ilgi gördü ve basımından kısa zaman sonra en çok satanlar listesinde üst sıralarda yerini aldı. 

Nijerya’da yaşadığı yıllarda, kız çocuklarının yüzleştiği sıkıntılardan derinden etkilenen yazar, bu çocukların sesi olmaya karar verdi. Çocuk yaşta evlere hizmetçi olarak gönderilen, eğitim hakkından mahrum bırakılan, dövülen, aşağılanan, insan muamelesi görmeyen ve yine çocuk yaşta kendilerinden yaşça çok büyük adamların üçüncü, dördüncü karıları olmaya zorlanan küçük bedenlere sıkışıp kalan yıpranmış ruhları meşhur romanında tüm dünyaya anlatmış oldu. 

Abi Dare
Abi Dare

Nijeryalı Bir Genç Kızın Dramı: Sesim Duyulana Dek

Roman, küçük bir köyde yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen 14 yaşındaki genç kız Adunni’nin sıkıntılarla geçen hayatını, peşinden umutla koştuğu hayallerini ve örnek teşkil eden varoluş mücadelesini tasvir eder. 

“En iyi arkadaşım” diye nitelendirdiği annesini kaybedince, okuma ve meslek sahibi olma hayalinden hızlıca uzaklaşmak zorunda kalır. Evin kirasını ve diğer masrafları ödemek için, elde edeceği başlık parasından başka gelir yolu düşünemeyen alkolik babası tarafından dedesi yaşında bir adama zorla üçüncü eş olarak nikâhlanır. Böylece Adunni için çok zor bir dönem başlar. 

Evlendiği yaşlı adam Morufu, kendisine bir türlü erkek evlat doğurmayan iki karısından şikâyetçi olduğundan Adunni’yi  “erkek çocuk doğurması” için nikâhına almıştır. Morufu’nun ilk karısı Labake, Adunni’ye kötü davranıp evden kaçması için elinden geleni yaparken; ikinci karısı Khadija, ona merhametiyle kol kanat gerer. Genç kıza hamile kalmaması için gizlice bir ilaç içirir.

Bu evi Adunni için çekilir kılan tek şey Khadija ile oluşan yakın dostluğu olur. Lakin doğumu yaklaşan Khadija’nın evden uzakta doğum yapmak istemesiyle işler karışır. Khadija, Adunni’yi de beraberinde götürüp onu sırrına ortak eder. Khadija nehrin kenarında karnındaki bebeğiyle birlikte sancılar içinde ölürken, Adunni bu durumdan suçlanacağı korkusuyla oradan kaçar. Annesinin eski bir dostunun evine sığınır. Bu eski dost Adunni’yi, Lagos’a götürüp ona orada bir iş bulacağını vaat eden bir adama teslim eder. 

Sesim Duyulana Dek
Abi Dare- Sesim Duyulana Kadar

Okul Vaadiyle Kandırılan Hizmetçi Kız Çocukları

Adunni’nin hayatında açılan bu yeni sayfa da önceki sayfalar kadar sıkıntılı olur. Big Madam lakabıyla anılan çok zengin bir kadının evinde hizmetçi olarak çalışmaya başlar. Adunni, çok zengin olan bu kadının kendisini okutabileceğine inanarak başlarda çok sevinse de; sonradan maruz kaldığı olumsuz muamele karşısında ne yapacağını şaşırır.

Sabahın erken saatlerinde kalkıp dip köşe temizlediği evin işlerini akşam geç saatlere kadar zor bitirirken, günde yalnızca bir öğün yemek verildiği için gün sonunda çok bitkin düşer. Üstelik Big Madam kızcağızı her fırsatta azarlar, ona hakaret eder ve onu döver. Evin erkeği Big Daddy ise, karısının parasını başka kadınlarla harcayan işe yaramaz bir adamdır. Geldiği ilk günden bu yana Adunni’ye göz koyar ve kızı durmadan taciz eder. Adunni’yi koruyan tek kişi, babası yaşlarındaki Ganalı aşçı Kofi olur. 

Yaşadığı zorlu günlere rağmen, ümidini hiç kaybetmeden okuma hayalleri kuran Adunni; Big Madam’ın verdiği bir partide diğer kadınlara benzemeyen, hizmetçilere insan gibi davranan, akıllı bir genç kadınla, Bayan Tia ile tanışır. Bu genç kadın onun umudu olur ve onu 15 yaş altındaki temizlikçi kızların eğitimini destekleyen bir kurumdan burs kazanabilmesi için gizlice eğitir. 

Eğitim

Adunni, yalnız kendi eğitimi ve kendi geleceği için hayal kurmaz. Köyündeki, hatta ülkesindeki tüm kızların okumasını ve meslek edinmesini düşler. Kendisi gibi küçük yaşta evlenmeye zorlanan, evlerde hiçbir ücret ödenmeden köle gibi çalıştırılan ve sırf kız olduğu için okuma hakkından mahrum edilen kızların sesi olmak ister. 

Yazar Abi Dare, “Kızlarımıza sıkıntılarını, acılarını içlerine atmalarını, kimseye dert yanmamalarını söyleyip durduk; oysa seslerini yükseltmelerinin hiçbir sakıncası olmadığını bilmeliler.” düşüncesiyle kitaba da “Sesim Duyulana Dek”(The Girl with a Louding Voice) ismini verir. 

Nijerya’nın Kanayan Yarası: Çocuk Hizmetçiler

Günümüzde Nijerya’da hâlen devam etmekte olan çocuk hizmetçi geleneği, toplum açısından çok büyük bir tehdit içermektedir. Yoksulluk nedeniyle kız çocuklarını zengin ailelerin yanına göndermekten başka seçenek bulunmayan aileler, ufak bir ücret karşılığı çocuklarının geleceğini tehlikeye atmaktadır. Yoksul ve zengin arasında bu iş ağını kuran fırsatçılar da haksız bir kazanç sağlamakta ve bu çirkin sistemi beslemeye devam etmektedir. 

Çalıştıkları, daha doğrusu sömürüldükleri evde kendileriyle yaşıt diğer çocuklar gibi okul sıralarında geçirmeleri gereken vakti; devasa evleri temizleyerek ve çoğu zaman evdeki diğer işçilerin ya da bizzat hane halkının cinsel tacizlerine maruz kalarak travmalarla yoğrulmuş bir şekilde geçirmektedirler. İstatistiklere göre Nijerya’da 14 yaş altındaki 15 milyondan fazla çocuk, yasal olmayan yollarla işçi olarak çalıştırılmaktadır. 

Nijeryali Genc Kizlarin Sesi Abi Dare 2

Duamız odur ki, başta Nijerya olmak üzere, dünyanın çeşitli ülkelerinde benzer olumsuz muamelelere maruz kalan kız çocukları tüm dünyanın gündemine girsin, sesleri duyulsun, düşledikleri ve hak ettikleri hayatlar onların olsun. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu