Müslüman Gezginler İçin Seyahati İbadete Dönüştürecek 14 İpucu
Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri tarafından çıkarılmakta olan Kervan Dergi’den Hatice Ertoy hem seyahati hem de şefaati isteyen Evliya Çelebi ruhlu gezginler için oldukça güzel bir liste hazırladı. Bizler de bu güzel derlemeyi sizlere sunuyoruz.
Her işin başı besmeleyle başladığımız yolculuğa sadece turist değil bir âbid olarak devam etmek mümkün! Tabi ki seyahatimizin her anına Müslümanca bir bakış açısını sindirerek. Kervan sizin için hazırladı: Müslüman Gezginler İçin Seyahati İbadete Dönüştürecek 14 İpucu!
Anne babanın rızasını almak
Her şeyden önce, anne babanın rızası alınmadan çıkılan bir yolculukta Allah’ın rızasını aramak güçtür. Ayrıca yolculuk planından ailenizi haberdar ederek ne zaman nerede olduğunuzu takip etmelerini kolaylaştırabilirsiniz.
Yola çıkmadan önce iki rekat namaz kılmak
İbadet niyetiyle çıkılan bir seyahate Allah’ın huzurunda durarak, yolun belalarından O’na sığınarak başlamaktan daha hayırlı ne olabilir ki!
Namazı kazaya bırakmamak
Yeryüzü bize mescid kılındı. Kafelerde, parkta, tren, otobüs ve uçakların bir köşesinde veya gerekirse otururken dahi namaz kılabiliriz. Yeter ki vaktinde kılalım.
Üç kişilik yolculukta bir kişiyi lider seçmek
“Üç kişi yola çıkarlarsa, aralarından birini başkan seçsinler.” (Ebû Dâvûd, Cihâd, 80)
Yolcu duası
“Üç dua vardır ki, bunlar şüphesiz kabul edilir: Mazlumun duası, yolcunun duası ve babanın evladına duası.” (İbn Mâce, Dua, 11) Ümmetimiz için, vatanımız, ailemiz, arkadaşlarımız, kendimiz ve insanlık için dua etmek Müslüman yolcunun olmazsa olmazlarından.
Gezi planı hakkında yol arkadaşlarıyla istişare etmek
“Yine onlar, Rablerinin davetine icabet ederler ve namazı kılarlar. Onların işleri, aralarında danışma iledir. Kendilerine verdiklerimiz rızıktan da harcarlar.” (Şûrâ, 38. Ayet)
Helal yemek konusunda taviz vermemek
Özellikle yurt dışındaysanız bu yörenin meşhur yemeğiymiş derken aman içindekileri sorgulamayı ihmal etmeyin.
Doğal ve yapay güzellikler karşısında tefekkür etmek
Alışkanlık dairesinden çıkarak yolculuğu, Allah’ın yeryüzündeki canlılara nimetlerini yeni bir gözle tefekkür fırsatına dönüştürmek elimizde.
Gideceğimiz yerin yemeği, turistik yerleri kadar mübarek zatlarını, uhrevi ortamlarını da araştırmak
Onların meclislerinden istifade etmek ruhumuz için bir gıda işlevi görecek.
Farklılıklar karşısında tefekkür etmek. Başka kültürlerden, insana dair hakikatleri öğrenmeye çalışmak
“Ey insanlar! Şüphe yok ki, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi boylara ve kabilelere ayırdık. Allah katında en değerli olanınız, O’na karşı gelmekten en çok sakınanınızdır. Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, hakkıyla haberdar olandır.” (Hucurât, 13. Ayet)
İslam ve İslam dünyası hakkındaki ön yargı ve sorulara sabırlı bir şekilde ve doğru cevaplar vermek
Bizim vesilemizle bir kişinin kalbinin İslam’a ısınmasının dünyalar dolusu mülke sahip olmaktan daha değerli olduğunu unutmayalım.
Allah’ın kitabından uzaklaşmamak
Normal zamanlarda yaptığımız Kur’an, meal, tefsir, hadis okumalarımıza seyahatte ara vermek yerine araç içindeyken, bilet kuyruğunda iken devam edebiliriz. Üstelik bunun için yanımızda kitap taşımamıza da gerek yok. Çevrimiçi veya çevrimdışı uygulamalar işimizi görecektir.
Gittiğimiz yerdeki Müslüman camianın durumunu gözlemlemek, mümkün mertebe cami cemaatine katılmak
Kısacası elimizin uzandığı her coğrafyadan kardeşlerimizin durumundan bizzat haberdar olmak.
Geçmiş medeniyetlerin kalıntılarında dolaşırken onların yaşantılarını gözümüzün önünde canlandırmak
Gideceğimiz yerin tarihini de önceden öğrenerek, ayette anlatılan hakikati idrake bir adım daha yaklaşabiliriz: “Onlar yeryüzünde dolaşıp, kendilerinden öncekilerin akıbetlerinin nasıl olduğuna bakmadılar mı? Onlar, kendilerinden daha güçlü ve yeryüzündeki eserleri daha üstündü. Böyleyken Allah, günahları sebebiyle onları yakaladı. Onları Allah’ın azabından koruyacak hiç kimse olmadı.” (Mü’min, 21. Ayet)
