Kore’ye İslam’ı Götüren İnsan: İmam Zübeyir Koç
İslam’ın hiç ulaşmadığı birçok yer vardır elbette. Fakat İslam için çabalayan, Müslümanlığı yaymak ve anlatmak için emek harcayan güzel insanların sayısı da oldukça fazla. Onlar sayesinde İslam her yerde ve Müslümanlar çoğalıyor. İşte bu güzel insanlardan biri de Zübeyir Koç. Kendisi Kore’de İslam’ın çiçeklerini yeşerten Türk bir imam. Kore’yi İslam ile şereflendiren bu güzel insanı gelin birlikte tanıyalım.
İmam Zübeyir Koç Kimdir?
İmam Zübeyir Koç, Kore’de İslam dininin yayılması, Müslüman sayısının artması ve bu sayede Kore’ye güzellikler gelmesi için uğraşmış, “Kore’nin Fatihi” olarak anılan bir imamdır. Önce İstanbul’a gelmesi daha sonra binlerce imam içinden seçilip Kore’ye gönderilmesi hayatının uzun ve meşakkatli bir serüvenidir. Peki bu serüven nasıl başladı?
Kore’ye Uzanan Yol
Döneminde açılan sayılı imam hatiplerin ilk mezunlarından olan Zübeyir Koç, hocasının isteği üzerine imamlık sınavına girer ve yüzlerce imam arasından sınavı birincilikle kazanır. Bu sayede Kore macerası başlar. Başlarda henüz genç olduğu için “Bu özel görevin üstesinden gelebilir miyim?” diye düşünür. Çünkü o vakitlerde henüz 21 yaşındadır. Fakat imtihandaki başarısının ardından, gayret ve bilgisi ile takdir toplayarak Kore’ye giden tugayın imamı olarak Kore’ye ayak basar.
Kore’de İslam Serüveni
İslam Kore’ye ilk kez Zübeyir Koç ile birlikte gelmedi fakat onunla birlikte Müslümanların sayısı oldukça arttı. Kore’de İslam dini, Kore Savaşı’ndan sonra bölgedeki Türk askerleri ve ilk imamların etkisiyle yayılmaya başlamıştı. Fakat Müslümanların sayısı oldukça azdı. Zübeyir Koç ile birlikte Kore’deki Müslüman azınlığın sayısı hızla arttı. Zübeyir Koç, talepler üzerine pek çok dini konferansa öncülük etmiştir. Bu hususta çeşitli görevler üstlenmiştir. Görev, İslam’ı öğrenmek isteyen insanlara İslam dinini anlatmaktır. Anlatmaya başladığı zamanlarda İslam’ı öğrenmek isteyenlerin sayısı birdenbire artar.
Zübeyir Koç’un Etkileri
Tebliğ görevini yerine getirmek için uğraş veren İmam Zübeyir Koç, bu çalışmalarını sürdürürken her davranışında oldukça dikkatlidir. İnsanlara güzel örnek olarak da tebliğ görevini yerine getirmeye çalışır. Onun kendinden emin, güvenilir ve güzel ahlaklı bir insan olması etrafındakileri İslam’a daha da ısındırır. Birkaç ay sonra onlarca insan anlattıklarından ve yaşantısından etkilenip törenle İslam’a girer. Böylece Kore’de Müslümanların sayısı gittikçe artar.
İslam’ın ilk tohumlarının atılmasından sonra konferansların sayısı artar. İmam Zübeyir Koç konuşmacı olarak çağrılır ve İslam dini anlatılır. Genç imamın bir yıl kaldığı Kore’de Müslüman sayısı 200’ü çoktan aşmıştır.
Ülkesine dönmeden önce gerisinde bir güzellik daha bırakan Zübeyir Koç, Kore’de bir caminin yapılmasına vesile oldu.
İmam Zübeyir Koç yaptığı çalışmalarda samimi ve davasına da öylesine inançlıdır ki etrafındakilerin ona karşı kötü düşünceleri yıkılır. Kararlı olması ve İslam’ı davranışlarına da yansıtması ona karşı olan ön yargıları ortadan kaldırır.
Bu konuda İmam Zübeyir’in Kore’den ayrılırken yaptığı bir konuşmasında söylediği sözler de bu durumu gösteren en iyi örneklerdendir:
Samimi Niyet ve İnançla Yapılan Çalışmalar Engel Tanımaz
İslam’ın yayılması için konferanslar veren genç imamı dinlemeye gelen Hristiyan misyonerler onu vazgeçirmek için çabalar. Ancak Koç, İslam’ı anlatmaktan çekinmez ve çalışmalarını sürdürür. Hristiyan misyonerler konuyu gündeme getirmek için gazetelerde haber yapar. İslam’ı anlatmaktan alıkoymaya çalışır ve bunun için büyük uğraş verirler. Zübeyir Koç bunlardan etkilenmez ve İslam’ı anlatmaktan geri durmaz. Tebliğ çalışmalarına devam eder.
Hatta bu engelleme çalışmalarının güzel sonuçlar getirdiği, kendisini engellemeye gelen on Amerikalının da Müslüman olduğu söylenir. Güzellikleri çoğaltarak ilerleyen Zübeyir Koç, Kore’de Müslümanlığın yayılması için büyük emek vermiş ve İslam dinini insanlara sevdirmişti.
Bir Yılın Sonunda Geri Dönüş
İmam Zübeyir Koç Kore’deki çalışmalarını tamamlar ve ülkesine döner. Bir yıllık Kore görevinden sonra birçok yerde vaizlik, imamlık ve müftülük yaparak güzel işlere ve hayra vesile olmaya devam eder. Geride bıraktıklarıyla insanlara örneklik teşkil etmiş ve yüreklere dokunmuştur.
Yeryüzü doktorluğu ve şiir yazarlığı yolunda öğrenci