RöportajKuzey Makedonya

Vardar’ın Ezber Bozan Öğretmeni Senay Sarıce

Bu röportajımızda Kuzey Makedonya’da peygamberlik mesleği öğretmenliği örnek bir şekilde sürdüren Senay Sarıce’yle tanışacağız. Kariyerini nasıl oluşturduğu, okuduğu bölüm ve öğretmenlik hayatında karşılaştığı inişli çıkışlı yolculuğa tanık olacağız. Ben ve gelecek olarak baktığı meslek yaşamında karşılaştığı ve aştığı zorluklar aslında herkesin kendi meslek inşasında karşılaştığı benzer zorluklar. Gelin onu yakından tanıyalım.

Sayın Senay Sarıce, öncelikle röportaj teklifimizi geri çevirmediğiniz için teşekkür ederiz. Senay Sarıce kimdir? Kısaca kendinizi tanıtmanızı istirham ederim.

Bilmukabele, tabii. Ben Senay Sarıce 1990 ‘da Kuzey Makedonya’nın Gostivar şehrinde doğdum. İlk ve ortaokul eğitimimi Gostivar’da, Üniversite eğitimimi ise Kiril ve Metodiy Üniversitesi, Aziz Kliment Ohridski Fakültesi’nde Sınıf Öğretmenliği bölümünde tamamladım. Daha sonra Türkiye Burslarına başvurdum ve Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Eğitim Yönetimi, Teftişi ve Planlaması bölümünde yüksek lisans eğitimi almaya hak kazandım. Fakat aynı zamanda iş başvurumun kabul olunduğunu anlayınca yüksek lisans eğitimimi askıya alarak ülkeme geri döndüm ve 2016 yılında şu an öğretmenlik yaptığım okulda işe başladım.

Uskup Kiril Metodi Universitesi
Üsküp Kiril Metodi Üniversitesi

K. Makedonya’da sınıf öğretmeni olarak görev yapmaktasınız. Bu meslek sizin için ne ifade ediyor?

Çok güzel bir soru. Bu meslek benim için ben ve gelecek kavramlarını ifade ediyor. Geçenlerde bir tweet okudum. Kalbimde hep var olan bu hissi cümlelerle ifade etmemi sağladı. Sanırım anavatanımızda yaşanan talihsiz olayı ima ederek sorulmuştu. 

Soru şöyleydi: Her şeyinizi kaybettiğinizi düşünün, sizi ayakta tutabilecek neyiniz var?”  Tweeti okurken içimden hiç tereddüt etmeden “öğretmek” diye cevap verdim ve evet gerçekten de öyle bir durum söz konusu olsa hiç şüphesiz beni yaşama bağlayacak tek şey çocuklara olan bağlılığım ve eğitime olan sevdam olacaktır. İşte bu yüzden bu meslek “beni” ifade ediyor. Diğer taraftan belki çok klasik olacak ama evet geleceğin insanlarını biz eğitip geleceğe hazırlıyoruz. Doktor, avukat, mühendis gibi sıfatlar sadece birer meslekî tanımdır lâkin ben her şeyden önce onlara “insan” demeyi tercih ediyorum. Çocuklara baktığımda bizi yönetecek, toplumu inşa edecek bireyleri görüyorum. Bu yüzden bu meslek benim için ayrıca geleceği ifade ediyor.

K. Makedonya’nın eğitim anlayışında 3 temel problem say desem, neler öne çıkar?

Evet, tabii çok önemli bir soru. Ezbere dayalı sistem, pedagojik bilgi eksikliği ve özellikle bizim bölgemizde öğrencilere karşı yapılan adaletsiz ve liyakatsiz tutumlar.

öğrencileri ile birlikte

Adaletsiz ve liyakatsiz tutumlar dediniz biraz bunu açar mısınız? Biz de size bakınca fiziksel şartların yeteri olmadığını ve kendinizin alternatif üretmede zorluk çektiğinizi görebiliyoruz. Rahatlamanız ve istediğiniz gibi eğitim vermeniz için en çok neye ihtiyacınız var?

Bizler teknoloji çağında yaşıyoruz çocuklar ise teknoloji çağında doğdular ama eğitim gördükleri mekânlar maalesef orta çağdan hallice. Bir kere okullarımız çok renksiz, sınıflarımız ise eski, küçük ve steril değil. Diğer taraftan Avrupa’ya bakıyorum, çocukların eğitim gördüğü sınıflar büyük. Okuma köşeleri ayrı, münazara yaptıkları bölüm ayrı, ders gördükleri bölüm ayrı. Bunlar o kadar değerli ki. Teknoloji çağı dedik bu yüzden tabii ki akıllı tahta olmazsa olmazlardan biri olmalı. Ama maalesef ki bizim sınıflarımız hâlâ çocukların boy ortalamasını bile göz önünde bulundurmadan konulan yüksek ahşap tek düze sıralar ve kara tahtadan ibaret. Yani eksik çok ama bir akıllı tahtamın olmasını çok isterdim.

Müslüman ve başörtülü olmanız çalışmalarınızı sürdürmenize engel oldu mu hiç?

Gostivar’da doğduğumu ve yaşadığımı söylemiştim. Bu şehir Kuzey Makedonya’nın, Türk ve Müslüman nüfusunun en yoğun olduğu bölgelerden biri. Dolayısıyla toplum bize, dinimize ve kültürümüze çok aşikâr. Bu yüzden zorluk yaşadığımı söylersem haksızlık etmiş olurum. Osmanlı’dan bu yana ahenk içinde yaşamaya devam ediyoruz. Ama tabii ülkenin farklı bölgelerinde aynı şey söz konusu olmayabilir.

Çocuklara verdiğiniz eğitimde dinî ve kültürel kodlarımızı da aşıladığınızı gözlemliyoruz. Bunu bir sınıf öğretmeni olarak hangi aşamada gerekli olduğunu düşünüyorsunuz?

Çağımızda gençlerin yozlaşmaya çok elverişli ortamlarda bulunduğunu hepimiz görüyoruz. Özellikle bizim gibi kendi vatanından uzak rumeli topraklarında doğup büyüyenler için durum biraz daha ciddi. Çocukların özlerinin güzelliğinin farkına varması ve bu şuurla gelişmeleri için nacizane çaba gösteriyorum diyebilirim. Dinimizin emrettiği gibi ahlâklı, düzgün insan olarak onlara örnek olmaya ve onları o şekilde yetiştirmeye gayret gösteriyorum. Günümüzde ise buna davranış kültürü diyorlar 🙂 bana göre ikisi de aynı şeyler.

eğitim

Buradaki klasik eğitim anlayışını bir bir yıktığınız ve kendinizden alternatif üreterek tüm ezberleri bozduğunuz çok net ortada. Bu şekilde ilerlemenizde motivasyonunuzu düşürecek menfi yorumlar ve engellemelerle karşılaşıyor musunuz?

İlk önce böyle düşündüğünüz için teşekkür ediyorum. Elimden geldiği kadarıyla mesleğimi hakkıyla yapmaya çalışıyorum. Ben, bu mesleği çok ciddiye alıyorum. Nasıl almayayım? Bu meslek Peygamber mesleği. Bu çocuklar birer insan. Benim onların üzerinde hakkım olduğu kadar onların da benim üzerimde hakkı var. Ben, bu perspektiften baktığım için gelen yorumlara kulak asmamayı ve yoluma devam etmeyi öğrendim. Tabi ki her meslekte olduğu gibi maalesef bahsettiğiniz mobingler bizim mesleğimizde de oluyor.

Eğitim anlayışınızda müfredata olmayan etkinlikleri ekleyip, eğitimi eğlenceli hâle getirmeye çalışıyorsunuz. Bu büyük bir çabayla mümkün. Bunun yanı sıra buradaki eğitim için daha neler yapmayı planlıyorsunuz?

Elimizde internet denen bir kaynak var. Bu kaynaktan yararlanmayı çok seviyorum. Dünyada ve anavatanımızda neler yapıldığını gördükçe feyzim artıyor. Kendime örnek almaya ve onları müfredata harmanlayıp eğlenceli hâle getirmeye çalışıyorum. Tabii bunlar benim kendi sınıfımla ilgili yaptığım çalışmalar. Diğer taraftan genel olarak kitap tercümelerine gönüllü olarak yardımcı olmaya çalışıyorum. Bir sürü hayalim var fakat en büyük hayallerimden biri tüm ders konularına uygun şarkıları eğlenceli video formatında eğitime kazandırmak.

Son olarak K. Makedonya’da eğitimin düzelmesi adına bu röportaj aracılığıyla yetkililere ne söylemek istersiniz? 

Mimarlık ve Tıp fakültelerine girmek ne kadar zorsa aynı şeyin Eğitim Fakültesi için de geçerli olmasını istiyorum. Çünkü temeli sağlam olmayan bir binayı ne kadar destek verseniz de düzeltemezsiniz. İyi bir eğitim ve bilinçli yetişmiş çocuklarımız ileride bizden daha iyi şartlara sahip olduğunda hatta bu imkanlar hayatlarımızın bütününü daha refah bir hale getirdiğinde düzelmiş olacak. Verdiğimiz bütün emek bu fiili dua.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu