İngiltere’den Mekke’ye Uzanan Kutlu Bir Yolculuk

Eminim çoğunuz Buhari hazretlerinin, Evliya Çelebi’nin ya da İbn-i Batuta’nın meşhur seyahatlerini duymuşsunuzdur. Uzun ve bir o kadar da meşakkatli seyahatleri nasıl yaptıklarına dair sorular aklınızın bir köşesinden geçmiştir. Maalesef ki bu soruları onlara soramıyoruz fakat size güzel bir haber; tam da bu sıralar İngiltere’den Mekke’ye doğru yürüyen biri var desem?

Barış İçin Atılan Adımlar

İngiltere‘nin Manchester şehrinde yaşayan 40 yaşındaki Farid Feyadi, islamofobiye karşı insanlara İslam’ın barış dini olduğunu anlatmak için 3 Kasım 2019’da “Barış için yürüyüş” adı altında İngiltere’den kutsal topraklara doğru bir yolculuğa başladı ve bu yolculuğunu da temmuz ayında Mekke’ye ulaşıp hac farizasını yerine getirerek noktalamak istiyor.

Bir Müslüman olarak, her birimizin bu dinin bir elçisi olduğuna inanıyorum, İslam’ı ve Müslümanları dünyaya en iyi şekilde temsil etme konusunda omuzlarımızda büyük bir sorumluluğumuz var. Barışçıl bir şey yapmaya ve İslamın bir barış dalgası olduğunu, Selam’dan geldiğini göstermeye çalıştım.

Avrupa’da islamofobi çok fazla. DAEŞ korkunç şeyler yaptı. Bu şekilde dünyaya İslam’ı yanlış lanse ettiler. Bazı insanlar, Müslümanları terörist olarak görüyor. Dünyaya, İslam’ın barış ve sevgi anlamına geldiğini göstermek istiyorum.

Peki Bu Yolculuğa Nasıl Karar Verdi?

Farid Feyadi İngiltere’de moda sektöründe çalışıyor. 3 yıl önce de böbrek kanseri teşhisi ile bir böbreğini kaybetmiş. İşte tam bu süreçte kendisi bu ana kadar Allah için ne yaptığını düşünmeye başlamış. Bu süreci kendisi şu şekilde anlatıyor:

Düşünebileceğiniz kadar dindar değildim, modellerle çalışıyordum ve kendim modelisttim. Sonra düşündüm; ‘ölürsem arkamda ne bırakıyorum, Allah için ne yaptım?’ Ve bu dünyada bir iz bırakmak istedim.

Bu düşünce kıvılcımı ile başladığı yolculuğuna yanında eşyalarını koyduğu bir el arabasıyla, yaklaşık 6 aydır kilometrelerce yol katederek devam ediyor.

Ben bir böbrek kanseri hastasıyım, tek böbrekle yaşıyorum. Bu projeyi yapıyorum ve her gün yaklaşık 60 km yol yürüyorum. Bütün bu lütuf Rabbimden geliyor. Eğer O bana yardım etmeseydi buraya ulaşamazdım.

Yol Maceraları

İşte en merak edilen konu; bu uzun seyahatinde acaba nelerle karşılaşmış?

İlk olarak üç kere el arabasını beş kere de ayakkabılarını değiştirmek zorunda kalmış. Şehir merkezlerinden uzakta iken yaptığı kamplarda yabani domuzlar ya da kurtlar gibi birçok tehlike ile karşılaştığını da belirtiyor. Ama güzel şeyler de olmamış değil, söylediklerine göre insanlar kendisini evlerine davet ediyorlarmış ve alışverişlerinde de para almak istemiyorlarmış. Bu durum da kendisine oldukça fazla pozitif enerji veriyormuş.

Üstelik Fransa, Bosna, Arnavutluk, Yunanistan, Türkiye ve Ürdün gibi ülkeleri de görme fırsatı bulan Feyadi özellikle Saraybosna’nın kendisini çok etkilediğini belirtiyor:

Saraybosna dışında hiçbir yerde mola vermek istemedim çünkü Saraybosna’nın kalbimde özel bir yeri var. Saraybosna’nın Avrupa’daki Müslümanların başkenti olduğunu düşünüyorum.

Ve Türkiye

Ferad Feyadi, İngiltere’den Mekke’ye uzanan yolculuğunun önemli bir kısmını teşkil eden Türkiye’ye 24 Ocak’ta ulaştı. Önce İstanbul sonra Ankara, Konya ve Antalya güzergahını izleyerek uçakla 4 Mart günü Ürdün’e geçti. (Suriye ve Iraktaki savaşlardan dolayı maalesef ki yolculuğunun ilk yürüyüşsüz kısmını gerçekleştirmek zorunda kaldı.)

Türkiye’de çok sıcak bir şekilde karşılandığını belirten Feyadi, Türkiye’nin İslamı en barışçıl şekilde yaşayan ülkelerden biri olduğunu da söylüyor. Ayrıca projesini anlattığı zaman çoğu restoranda kendisinden hesap alınmadığını, bu yüzden de insanların kendisinden para almaları için artık yemek yedikten sonra projesini anlattığını belirtti.

İnsanlara, buraya Londra’dan yürüyerek geldiğimi söylüyorum; onlar da ‘Tamam, güzel’ diyorlar ama yürüyerek Hacca gittiğimi söylediğimde ise yüzleri ve tepkileri 180 derece değişiyor. (…) Bana sarılıyorlar, beni öpüyorlar, bir şeye ihtiyacım olup olmadığını soruyorlar. Hiç olmadı beni çay veya kahve içmeye davet ediyorlar.

Farid Feyadi, Ankara’da iken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de görüşmüş.

Müslüman toplumlarda Cumhurbaşkanı Erdoğan çok seviliyor. Erdoğan’ın ayrı bir yeri var. Böbrek kanseri olduğumu öğrenince hemen etrafındakilere bir şeyler söyledi. Öğrendim ki benimle ilgilenilmesi talimatını vermiş. Ben de ‘Çok şükür atlattım.’ dedim. O da ‘Herhangi bir ihtiyacın olursa bizi ara, müdahale edelim.’ karşılığını verdi.

Son bir sevindirici haber daha, Farid Feyadi bu güzel yolculuğunu anlatan bir kitap yazmayı ve bir foto galeri açmayı da planlıyor. Bu aralar güzergahının Ürdün bölümünde olan Feyadi’yi sosyal medyadan da takip edebilirsiniz.